Suç Benim

İki üç dakika sürmüştü görüşmemiz ve selamlaşmamız
sonrası mı dalmışlardı S' üçlerine...

Saatlerce oturmuştuk öylece sessizce
ve o kadar çok fırsatım oldu ki aslında düşünmek için bu zaman aralığında
neyi deseniz bende bilmiyorum boş boş baktım durdum işte sağa sola
sonra insanlara baktım sokaktan geçen ve ne kadar yalnızız aslında dedim

yalnızız derken elbette ki yalnız değiliz ama düşünsenize bir kez 4 arkadaşsın diyelim aynı masada oturmuş sohbet amaçlı bir ki dakika gidiyor bu sohbet sen nasılsın bende iyi sonrası yok

Ha sonrası var aslında da işte önce bir mesajın var sesi kaldık üç kişi
birisi zaten S3 ile meşgul kaldık 2 kişi
o da canı sıkılıp dalınca ne var yok diye S3'e kaldın mı yalnız
böyle işte

Düşündüm demiştim
fırsatım oldu düşünmek için ama gerçekten neyi bilmiyorum inanın saatlerce izlemiştim kafeteryanın önünden geçenleri sonra aynı masada güya sohbet amaçlı oturduğumuz arkadaşlarımı ve yüzlerindeki aslında o sahte mutluluğu
sonra o sahte gülümsemeyi ve bir şeyin farkına vardım ki yarım aklım ile
teknoloji dediklerinin hayatımızın her bir karesini nasıl çalıp götürdüğünü bizden
sonra
sonrası yok işte böyle (anlamsız ve saçma siz okurlar için belki) düşündüm durdum

Ben bile o kadar dalmışım ki düşünmekten
bir an acılarım geldi aklıma kaybettiklerim sonra
eskiden ne yapardık veya ne yaparlardı nasıl yaşardık nasıl yaşarlar nasıl geçirirlerdi ve geçirirdik günümüzü biz eski 1993'ler diye konusuna geçiş yaptım kısa

Ne kadar mutluymuş insanlar eskiden dedem anlatırdı aylar ve yıllarca gelsin diye beklediği mektupları
sonra şura'dan şuraya gitmek için bulsanız derdi tuvalete bile motor ile gideceksiniz ne kadar haklı olduğunu onaylamıştım artık fırsatım olmuştu daha doğrusu malum herkes kendi halinde top atsan duymazlar derler ya öylede olmuştu

Düşünür dururken tüm bunları
aralarında çürük olan anılarım daha ağır bastırmaya başlamıştı sanki bende kaybolmuştum onlarla birlikte
az bir zaman sonra ağzımın kuruduğunu hissettim bir an
susamıştım ama ben bile düşünmekten uzanamadım bardağa gözümün önünde işte üşengeçlik mi acaba

Sonra sağ kolum da bir uyuşma hissetmeye başladım hafiften terleme ile beraber ama yazdı ya normaldir dedim sıcaktan evet evet ondandır dedim ama normalde değildi ya bu kadar da terlemek onu bile takmamıştım iyice susayınca artık uzandım sonunda bardağa iki yudum içebilmiştim o uzanışla beraber ya....

Tesadüf diye bir şey yokdur bu arada ki (tevaffuken) ilk yardım eğitimli duyarlı genç arkadaş
fark edince aslında kalp krizi geçirdiğimi önce elimdeki bardak düşmüş yere tuzla buz sonra arkadaşlarıma söylemeye çalışıp seslenmiş yardım istemişim hatta
sonrada yığılıp kalmışım olduğum yere ya

Önce Yaradan'a
Sonrada o duyarlı genç arkadaş'a borçluyum hayatımı

Arkadaşlarım sonraki gün fark edip yokluğumu haberimi almışlar ki
kızgın değilim ama yinede onlara onların ne suçu var değil mi
tek suçları dozunda bırakmamak ve tek suçları abartmak ve son olarak da dozunda kullanamamak şu teknolojiyi işte ne yaparsın olsun
böylede güzel hayat nasılsa ölmeyecek miyiz günün birinde değil mi ama

Kan ter içinde kalmışlar diyeceğim hastaneye koştururken ama araba var değil mi artık bin git iki adımlık istediğin yere (tuvalete bile)

Ve verdikleri cevap öyle ilginçti ki
(tabi kendi adıma beklediğim bir cevap'dı bu)
inanır mısın fark etmedik bile nasıl oldu diye sordu hepsi neden yardım istemedin neden söylemedin bize dediler hatta insan söylemez mi hiç kalkar bir hastaneye yetişirdik hemen

Olsun dedim
suç benim
bende anlamadım ki zaten nasıl olduğunu sağ olun yinede...
Sizler
siz gibi arkadaşlar olduktan sonra neden korkarım ki ben!

16 Mart 2017 3-4 dakika 4 öyküsü var.
Yorumlar