veda edebilmektir mutluluk

sıcak insanların içimizi ısıttığı soğuk bir muhitte büyüdük biz
aklımızın ve bedenimizin olgunlaşması ve gelişmesine rağmen
ruhumuzun bir yanı hiç değişmedi hep çocuksu kaldı
o yüzdendir ki mutluluğu parada makamda aşkta yada sevdada
kısacası uzaklarda aramadık burada beykozda mutlu olduk
nasılmı aslında çok kolay vede güzel sadece mutluluğu tanımlamak yeter
benim mutluluğum mu
aralık ayında karlar lapa lapa üzerimize yağarken çubuklu sahilinde arkadaşlarımla soğuk havaya inat doyasıya balık tutmak
temmuz akşamlarında anadolu fenerinin ışığının altında gecenin karanlığında avazımız çıktığı kadar şarkı söylemek doyasıya seyretmek mehtaptaki yıldızlar
ağustosta anadolu kavağında yoros kalesinin en tepesinde uzak ufuklarda batamaya başlayan
akşam güneşin doyasıya izlemek
eylüle doğru poyrazköyde sabah erkenden limanda balığa çıkmış motorların akşama kasalarca balıkla dönmesini beklemek
cumhuriyet köyünnde başına peştemalini bağlamış teyzelerin yaptığı o sıcak gözlemelerden yemek
bol köpüklü soğuk yayık ayranından kana kana içmek
yağmurlu havalarda rivanın ormanlık alanlarında ava çıkmak hiç bir şey vuramasakta
elmalı barajınnda yeşillikler arasına uzanıp güzel hülyalara dalmak
beykoz çayırında nefesimiz kesilene kadar koşturmak bir topun peşinde hiçbir sıkıntıyı kederi düşünmeden
tokatköyde sultan aziz caddesinde yürüyen o insanların tebessümünnde yakalamak mutluluğu
sizcede kolay değilmi mutlu olmak yeterki hayatın neresinden yakalamak gerektiğini bilelim
ezanlarla geldiğimiz bu dünyaya selalarla kalabalık omuzlarda veda edebilmektir mutluluk

31 Ocak 2009 1-2 dakika 5 öyküsü var.
Yorumlar