Yatağıma Gidebilsem
Kadın ev halkına dert yanıyordu.
'Bugün çok yoruldum!
Misafirim vardı. Allah sizi inandırsın sabah yediden beri ayaktayım. Şu an saat akşam sekizi, ben hâlâ hizmet ediyorum. Aslında seyretmek istediğim dizilerim var. Ama seyredemeyeceğim.
Yatıp uyumak istiyorum. Şimdi yatarsam gecenin bir vaktinde uyanırım. Ama çokkkk yorgunum.
Dişimi fırçalayacak halim yok.'
'Madem yorgunsun, bilgisayarın başına geçip de nasıl yazı yazıyorsun?'
'Yazıyorum ama pijamalarımı giymeye halim yok.
Ayyy yatağıma gitmeye halim yok!
Elimi şaklatsam,
Tüm işimi yapıp yatağıma gitsem.
Ayyy nasıl gideceğim yatağıma?
Şu an dünya yansa umurumda değil.
Tek düşüncem yatağıma girip uyumak.
Telefon çalsa alo demeye üşenir haldeyim.
Kapı falan çalmasın bakacak halim yok'.
-Ne yaptın da bu kadar yoruldun?
-'Aslında çok bir şey yapmadım.
Ama çok yorgunum, ya da kendimi yorgun hissediyorum.
Sana milli piyangodan 100 bin lira çıktı Sıdıka Hanım!
Ama almak için hemen gelmelisiniz.
Hemen ayılır mıyım?
Koşar gider alır mıyım?
Almam!
Şu anda sadece uyumak istiyorum.
Bana milli piyangodan 100 bin lira çıksa o para bana yaramaz.
Ben emek harcamadan gelen paradan korkarım.
Ben hayatım boyunca sahip olduğum her şeye tırmalaya tırmalaya sahip oldum.
Bedava para bana yaramaz.
Hem benim şimdi çoookkk uykum var.
Alın o parayı yoksullara dağıtın.
Der miyim?
Siz der misiniz?
Demem herhalde.
Kalkar yüzümü yıkar zar zor gider alır mıyım?
Ayyy bilmiyorum!
Hiç düşünemiyorum!
Misafirlerim gidince kendime bir Türk kahvesi de yaptım, ama yine ayılamadım.
Sizin böyle hissettiğiniz zamanlar olmuyor mu?
Benim sık sık olur.
Böyle zamanlarımda gözümde hiçbir şeyin önemi olmaz.
Tek derdim yatağıma gidip uyumak.
Ben başkasının yatağında yatmayı da sevmem.
Kendi yatağımı, kendi odamı isterim. Başkalarının yattığı çarşaflarda uyuyamam.
Ama şu an başka yerde de uyurum belki, ama sanmıyorum. Yattığım gibi uykum kaçar gider.
Kendi yatağımda yatmalıyım.
Ayyy sevgili odam ve yatağım, şu an bana ne kadar güzel görünüyorlar.
Şu an en büyük arzum dişimi fırçalamak, pijamalarımı giymek ve yatağıma uzanmak.
Çok yorgun olunca rüya da göremiyorum.
Herkese iyi uykular diliyorum.
Savaş mı çıkmış?
Ayyy bana ne uyumak istiyorum.'
Evdekiler yardım ettiler ve kadın yatağına uzandı.
öykü çok hoş Sıdıka hanım. kurgu tümceler tam usta işi. lakin niçin bu kadar uykudan uyumaktan, yorgunluktan anlatıyorsunuz. yoksa erken uyuyup güzel sabahlara uyanmayı mı öğütlüyorsunuz güzel öykünüzde? çünkü başarılı olmanın bir önemli koşulu dingin bir kafayla işe başlamaktır. saygılarımla.
İbrahim Bey, yorumunuz için teşekkürler. Aslıda bu öykü de hiç öğüt verme durumu yok. Siz yazınca fark ettim. Ben çok yorgun olduğum bir anı anlatmıştım. Sonra baktım, öykü gibi anlatmışım. Öykü olarak gönderdim. Belki aradaki bazı cümleler; emek vermeden gelen kazancın insana yaramadığı, bir öğüt olabilir ama son dönemlerde emek harcamadan, kolay yoldan para kazanmaya çalışan insanlar öyle çok ki. Ama yine de çocuklarımıza gençlerimize, emek vermeden kazanmaya çalışmayın diyoruz her zaman. Ne kadar çok yorgun da olsak, sanırım gereğinden fazla uyumak iyi olmuyor.Yorgunum diyerek erken yatmanın pek faydası olmuyor, gece uyanıyoruz ve bir daha uyuyamıyoruz. Yani ben, böyle oluyorum. Belki bu görüşe katılabilir okuyucularım. Doğaçlama olarak yazılmış, bir anlık yaşadığı, yorgunluk duygusunu anlatan kısa bir çalışmamdı.