Yeni Evre
Uykunun en tatlı yerindeydi. Dışarıdan gelen tıkırtıları duymazlıktan geliyordu.bir ara başını kaldırıp etrafına baktı arada saati yokladı daha güneş doğmamıştı. bir ara aklına sabah namazını kılmak gelse de şeytana yenilgiyi kabul edip başını tekrar yastığa gömdü. fakat duymamak için kafasını yastığa gömdükçe, kulağını tıkadıkça sesler artıyordu. o uykuya devam etmekte ısrarlıydı. bir ara yine kendinden geçip uyusa da bu sefer evin içinden sesler gelmeye başladı. Ailesi dışarıdaki gürültü yüzünden uyanmıştı. En son kapının açılan sesini duydu. galiba dışarı çıktılar diye düşündü. derken kulağını konuşmalara kesti. tam olarak duyduklarını anlamıyordu ama emindi dışarıda ilginç bir şeyler oluyordu. En son komşu kızlarının yüksek sesle "Bakın işte orada da var demesiyle" uykuyu aklından çıkardı. Zar zor, ayağına dolanan yorgandan kurtulup dışarıya doğru yöneldi. daha odanın kapısında ailesinin yukarıya baktığını görünce tuhaf bir şeyler olduğunu anladı. Balkonu doğru giderken merakı iyiden iye kabarmıştı. İnsana oldukça güzel bir gün vadeden bir hava vardı. ve birazda yorgana sarılmak isteyecek kadar serin bir hava, serin olan betona çıplak ayaklarıyla gelerek balkon demirlerine tutunup her kesin baktığı gök yüzüne dikti gözlerini. arada da gözlerini ovuşturarak görmesini azda olsa düzeltip tekrar baktı. fark edemediğini düşünüp
-Hayırdır, sabah sabah ne oldu. diye sordu yanındaki babasına
babası
- Git televizyona bak dedi. Gürültüden dolayı açık olan televizyonun sesini daha yeni fark ediyordu. içeri girmeden önce yine etrafına bakındı.Sabahın körü için oldukça kalabalık bir insan gurubu gökyüzünü seyrediyordu.
-Tam uyanamadığı için kapıya tutunarak içeri girdi. çok geç uyuduğundan gözleri oldukça ağırlaşmıştı.aslında bu onun her gece yaptığı bir şeydi ama hiçbirinin sabahında bu kadar erken uyanmamıştı. Açık olan televizyonun olduğu odaya girdiğinde bir haber programının canlı yayın yaptığını fark etti. canlı yayında ailesinin baktığı gök yüzü vardı. ama bir büyük farkla...