Acı Dilimizde Arbede

Sürüler göçüyor sonsuzluğun çölüne
İniltili dağlarda hüzünlü bir izlence
Kuşlar kanat çırpıyor yuvadan uzağa
Heybede peynir, matarada bayat su
Gün güneşin taciziyle uykulara dalmış
Uçurumlara gül atıyor sevdalı bir kadın!

Düşene dil oluyor usun ıslanmış kemiği
Şiir avlıyor insanlar sonsuzluk devrinde
Yüreğimdekileri yaprağa yazıyorum aşkla
Gül sırnaşık göllerin rahminde yüzüyor
Şiddet yalanın ekranında birinci haber
Umarsızlığın kehaneti büyüyor içimizde!

Yüzümün coğrafyasında çaresizlik heder
Yokluğun kirli iliklerini çözüyor geceler
Yangın mevsiminde hayallerimiz hep ıslak
Toprağı çalınmış kentlerde asalak afişler
Ruhumuzun çiftliğinde soytarı mızıkacılar
Oyuluyor gövdem, yıkılıyorum tersime!

Döşümde yabanıl bir sufle, şarkılar eksik
Niteliksiz beyanatlar yüzüyor nehirlerde
Tuz buz edilmiş dağların dili yok, esarette
Kurumuş kaynaklar, sular ekşiyor şişelerde
Hangi gök saklar bizi! Acı dilimizde arbede
Bindirildik bir filikaya, gidiyoruz kıyamete!

Ateş sönmüş, kül sarılmış rüzgârın asi tülüne
Püsküllü maskelerle yürüyoruz kader cengine
Yırtıp karanlığı geceyi diktik nicedir bedenimize
Yalnızlığın harami repliğini sürüyoruz gönlümüze
Yitirdik yüce değerlerimizi, hoyrat küfür dilimizde
Yaşamak yaman ağrı, paylaşılacak ne kaldı menüde!

13 Temmuz 2013 560 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar