Adı Belâ Doğdu Bilmiyor
Bir başıbozuk ömrün törpüsü ne ola ki
Karıştırmak evlâ mı derin çukuru
Ne bulunur, ne çıkar kazma ucunda
Definesi bitmiş toprağa yüz sürülür mü?
Kırk'ını geçti ömrü
Kırk'ını geçirdi ölümlü
Kırklamıştı gitmeden ruhunu
Yunmuş yıkanmıştı bedeni
Tarihi belliydi ezeli faninin
Doğacak güne dönüktü yüzü
Dönse durmadan etrafında
Yine olacaklara gebeydi
Belâ' ya Balım dedi gitmeden
Gelen Gülüm dese ne çıkar
Kader değişmediyse tez elden
Dünya tersine dönse ne yazar
Bir masal yazılırmış gelmeden
İstese de çıkamazmış insan bu dizeden
Yırtsa üstünü başını,
Yolsa son kalan bir tel saçını
Devran yine de dönermiş
Sanıyor ki yüreği çarpıyor
Kozasına dönecek
Bir günlük ömürden sonra
Görmüyor!
Adı belâ doğdu bilmiyor
Yazılan bozulur mu sanıyor
Belâ!
Adını silebilir mi?
Esenlikle ve sevgiyle... Melekler öpsün yüreğinizden...
10 Eylül 2009 21: 30
Farkına varışların arkasından arkçı sarsıntılar...
hiç lafı dolandırmadan demişsin diyeceğini dizelerde. Pek de güzel demişsin. Sevgide kalasın karşı kıyımın efesi. Körfezden merhaba!