Agâh Ol Erenoler
"Agâh ol erenoler" gönlüm, uyan uykuların en sessizinden,
kaldır başını, adıyla as kendini bu sefer ama gün ışığı alacak kadar derinden...
Derken agâhım, tırmalar kulaklarımı fısıltıları.
Yokuş aşağı salınmış çığlıkları, kanatır avuçlarımı ve saf soluklarımın tadı.
Yanımda yalnız bir safi kırmızı...
İsmi, fevri kalabalıklarda kayboluncaya dek aklımda.
Binbir gecesi masal değil beklemenin, 'düş' yanımda, haydi !
Ölümün Babildeki sesi, hoş gelirdi ya odama hani;
İstanbul'un boğazı kuruydu ve bihaberdi yedi tepesi...
O sessiz kalırdı buna, ben susardım...
Ve sırf bu yüzden, yutkunamazdım ben sensiz.
Velev ki ! Der çekilir kılardım İstanbul'u kimsesiz...
Ama bilirdim; üşürdü ellerin,
zira; sarılırdı İstanbul boğazıma sessizce ve bir o kadar çaresizdi elleri...