Ağır Ölüm
adım adım gelirim en çok yanına
kaldıramıyorum bacaklarımı öteye
kalbime ağırdan anlatabilirim seni sevdiğimi
öyle hemen söyleyemem,
korkarım kalbimin kalbine inmesinden.
marifet saysam da seni sevmemi
öyle dili boşluk yapıp anlatamam orada burada
en fazla gözlerimi doldururum
sadece sana ağlamalık
kusur saydığımda olur
acırım tenime
dokunuşundan mahrum ölümlük.
telaffuzu zor bir cümle seni sevmek
bin tekrardan sonra belki becerebildiğim,
yol üstünde kalbimi doyurmak gibi değil
ayak üstü değil,
tıka basa doldurmak gibi kalbimi seni sevmek.
müsait zamanlarda sevmek gibi değil
bir sevişmelik bakıp çıkmak değil,
engelli koşmak gibi,
her takılış da kalkıp daha aşkla koşmak gibi.
kalbimi avucumun içine alıyorum gelişlerim de
her yanına gelmeye uğraşım da
sesi çok çıkıyor kalbimin
çünkü edepsizce seni seviyorumları hoş değil
ben hep utanıyorum yüzümden
benden güzel yüzünü görünce.
adım adım gelirim yanına
uçuramıyorum çünkü ruhumu
anca yükseklerden bırakırsam öyle öğrenebilir seni
ölürse birkaç kez ayaklarını dibinde
öğrenir işte senin uçuran mükemmelliğini.
yok olurken ulaşırsam da
sana baktığım gözlerimi ilahi saysam da
ismini hatırlayan kafamın içinde cennetler kurulsa da
liman kenti kalbine yanaşamadan
kırık yıkık kalbimle
yine de yavaştan
ağır ağır dedim ya
korkudan,
soğuk bakmandan
git demenden,
işte öyle demenden,
işte bu yüzden,
ağır ağır severim seni,
ağır ağır ölüm derim buna.
acırım tenime dokunuşundan mahrum ölümlük. telaffuzu zor bir cümle seni sevmek bin tekrardan sonra belki becerebildiğim, yol üstünde kalbimi doyurmak gibi değil ayak üstü değil,
👍👍👍
çünkü edepsizce seni seviyorumları hoş değil ben hep utanıyorum yüzümden benden güzel yüzünü görünce. adım adım gelirim yanına uçuramıyorum çünkü ruhumu anca yükseklerden bırakırsam öyle öğrenebilir seni ölürse birkaç kez ayaklarını dibinde öğrenir işte senin uçuran mükemmelliğini.
😙muhteşem olmuş yüreğine sağlık