Ağlak Gözyaşları
pek uzakta değil
gözlerimin mecrasında su yolu
hemencecik yanımda
yanağımın nehir gürültülü kuşları
uyuyan sessizliğin sabahıyla aralıyorum
dudağımın deniz tuzlu masalını
yüzümü düşen ağaçların gövdesinde
açık pencere
gece,kendini benimle büyüyor
azaltarak kızarmış avuçlarını
dursa sesime
uzaktan koluma girer aynalar
ucunda ben
ucunda bahçe dolusu çeşminaz
sancı akşamların düş basamağıyla uyanır
hareli sözcüklerin güneş yelesi
ince sızının tohum sandıklarında kendiyle dalgın nâr çocuğu
bir uçurtmayla sayıklarım rüzgarı
karanlığın yeşil örgülü duvarını
pek uzakta değil
yurdunda ay’ın ninni ıslığı
hemencecik yanımda
kuşların dorukları sevdiği dağlar
çadırdan ateşlerle yanar duman grisi vakit
yanık fısıltıların hiçlik makamıyla
zaman örter uzağı
kan,tuz ve ateşte
zaman çoğaltarak yağar ırmağını
uçurumun ipini çeken orman atlarıyla mırıldanıyorum
iç içe geçerek birbirimizin
kumlara nal sesi döküyorum
bağrımda bulutların gece saltanatı
ışığı ince rüyaların nöbetinde sis
bir yarayla geceyi tutan yıldızlar çarpar ruhuma
yollara düşerim
ve hâlâ
çöl sessizliğe aydınlığı eyerlerim
...
Yüreğine sağlık hocam güne düşen şiirinizi beğeniyle keyf alarak okudum yürekten tebrik eder hayırlı çalışmalar dilerim Allah’a emanet olunuz esen kalınız
yorumsanamadığım güzellikte dizeler
Hocam ! Dizginleri "çöl sessizliğe aydınlığı eyerlerim" sıkı tutmalı, Ay ışığında yön bulma kuralları unutulmamalı. Çölde yön bulmak zor olabilir. Yüzünüzden gülümseme eksik olmasın. Tebrik ederim.