Ağrı
Gerideki aynaların aydınlığı duruyor
Şu yüzümün gölgeli gemileriyle girip içeriye
Düşlerimi bırakıyorum bir akşamüstü kanayan sevdalara
Pencere yalnızlığı gözlerimde deniz büyük
Ay hızıyla takıldığım uçurum dansında
Her suskunluk sürgüne dönüşürken
Ölüm yalınlığında durulan buzul yanım
Bir şiirin felsefe günlüğüyle ararım çoğul siyahı
Sözcükler tay gibi silkelerken kalabalığı
Bir anı daha görünür
Kırık dökük tebessümlerde
Dalgın bakışlarımın sandığında her mevsim
Işığın yıkanmış günüyle akıp giden bir balkon
Uçurum ve intiharlar
Tozlanmış yıldızın sarı feneriyle gülümserken
Herkese bir menzil kalır
Hiçsizliğin bahanesinde
Dokusu çözülmüş satırların
Sis basan fısıltısında
Yollar ağır ve uzak
Şimdi
Aynı ağrıyla kaybolan çocuklar gibiyiz
Çok güzel bir final
İyi bir şiir okudum
Kutlarım.