Ahval
Yapılan işlerde şeytan izi var bilmesen de,
Günah, isyanlar çoğalmış elin değmese de,
Özde, sözde yalanlar duvar olur gerçeklerde,
Sözün arkasında olan yok işte böyle işte ahval,
Açık saçık giyip gezip dolaşmak moda olmuş,
Tırnaklarda ojeler olunca batıya uyuluyormuş,
Yapılanlar doğru görülüp, değişim böyle olmuş,
Yaptığı doğru, diğeri ise suçludur işte bu ahval,
Bazıları kendini kaptırmış barlarda zevki eğlence,
İlerici oluyormuş üçbeş kişi bir raya gelip eğlenince,
Bilmez ne durumu düşüyor kendisini kaybedince,
Zevki sefada kendisi, diğerleri ağlıyor işte ahval,
Açılım diyerek ortada açık gezmek moda olmuş,
Örtülü diye annesinden köşe bucak kaçar olmuş,
Ekranda çıkanlara özenmiş yağlı boyalı olmuş,
Boyanınca kendisi güzel oluyormuş işte ahval,
Yeni diye giyer yırtık pırtık gezer moda diyerek,
Alkolü içer su ya da soda yarasın şifa diyerek,
Güzelliği görmez çirkine koşar moda diyerek,
Kalmamış örf âdeti, kaybolmuş şerefi işte ahval,
Bedenlerimiz durakta, hayallerimiz ise turlarda,
Görünüşte sağlamız ama içimiz olmuş tam hurda,
Kafeslere hapsolmuşuz ama gönüller gezer kırda,
Açıktan olan, gizli olan aşikâr, yaşam işte bu ahval,
Fikirler gayesiz kalmış oluşmuş meçhul boşlukta
Medet bekler olmuşlar fal, ok, gökteki uçan kuşta,
Yıkılmam der durur, yana eğrilmiş esas duruşta,
Kimse kimsenin halimi bilmez olmuş işte bu ahval.
İnsanlık uçurumda, yokluğa açmış kol ve kanat.
Cinlere name düzülmüş nefis ve şeytana serenat.
Her insan yaşıyor işte kader çizgisinde bir hayat,
Kapılmışız çıkmaz olmuşuz yaşam gaflet işte ahval,
Bilmez gidişi sonu olmayan görünmeyen yoldur,
Düşünmez yarını ahret onunda gideceği yoldur,
Unutur dünyada yaşananlar orda yaşanmıyordur,
Dünyada ne yaşarsa, onu yaşar diyor işte bu ahval,