Aklım Sivasta
Yazgısını bekler gençlik çağları,
İçin için yanan közdüm Sivasta.
Rızık için aştım geldim dağları,
Köy köy mezra mezra gezdim Sivasta.
Ankaradan geldi uzman bir ekip,
Vatandaşın rötgen filmini çekip,
Tedavisi için ederdik takip,
Sağlıkta sevinci yazdım Sivasta.
Fakirin gönlünde olsada sızı,
Bilirki şükürle yetecek azı,
Kıştan kışa bekler baharı yazı,
Yoksulun sırrını çözdüm Sivasta.
Daveti reddedip incitme sakın,
Ana, baba, kardaş o kadar yakın,
Zenginlik ararsan gönlüne bakın,
Mutluluktan doğan hazdım Sivasta.
Misafirin yeri evde baş köşe,
Muhabbetle artar demlenir neşe,
Yemeden içmeden göndermez işe,
Tadı damağımda nazdım Sivasta.
Bulgur pilavının tadı bir başka,
Lezzetin sevdası dönüşür aşka,
Şimdi oralarda bulunsam keşke,
Soğanı yumrukla ezdim Sivasta.
Eti burcu burcu nefaset kokar,
Gelene geçene sofrası çıkar,
Kadirin vefana tacını takar,
Güzellik adına sözdüm Sivasta.
Pınar pınar içme suyu zengini,
Kızılırmak senden alır rengini,
Yürekleri yakan gurbet yangını,
Buram buram hasret sezdim Sivasta.
Yaşadığım otuz altı yıl önce,
Dilerim her yerde açılsın gonca,
Duygunu yükledin bir garip gence,
Aşığın elinde sazdım Sivasta