Alaca


Penceremde,

Gövdelerden yavaşça süzülen pusun serin salınımı,

Alacalanan sessizliğin kül renginde ,

uzakta yorgun tepeler.

Özlem atlarının ürkek yelesi gibi dağılan sisler,

Ufukta yükselen kızıl bir özlem .


Orada, sessizlikte,

Kırılgan sedef umut, ince gümüş bir ışıkla yayılırken,

Taze dallarda narin filizler uyanıyor.

Çınarın rüzgarda kıvrılan gölgesinde altın gök titreşirken,

Hafif bir rüzgar tenimi 

uykudan uyandırıyor.

Nemli toprağın derin nefesi içime huzurla dolan.


Ulu gövdelerin içimde yeşeren baharı,

Dallarında sabırla yeşeren umut.

Uzak dağların mor yası, içimde yankılanan bir yalnızlık çalarken,

Türkülerin sıcak dudağında yayılan keskin dağ kekiği kokusu.

Sessizliğin görünmez ışığında notalar usulca canlanır,

Kapanan yolların ardında saklı derin sırlar.

Çobanların hüzünlü sesi vadide yankılanır.


Gün kalabalığının uğultusunda yollar, yorgun nehirler gibi ağır ağır akar,


10 Nisan 2025 379 şiiri var.
Beğenenler (8)
Yorumlar (2)
  • 7 gün önce

    "Gurbete giden döner mi dönmez mi? Belli değil bilirim Ben bir karaağaç gölgesi buldum Cebimde ümitlerim" Neden bunu yazdım ben, bir şiiri okurken, ucundan tutunduğum anda şiire bir şarkı eşlik ediyor ve durmuyor. Ne tuhaf ki çağrışım paralel yönde... Şiir özlem, hasret, umut ve gizem yüklü ayrıca zamanın durgunlu ve günün duyarsız kalabalığı, farkındasızlığı ayrıca her bir bireyin kendi iç dünyasındaki yalnızlığı ; Nehir betimlemesiyle çok güzel giydirilmiş şiire, çok tebriklerimle...