Albatros Ağlamalar
yaşam ölmektir her an
bu yüzden - görürsünüz, bakarsanız gözlerine -
kalabalık meydanlarında şehrin
kendi cenazelerini taşır binlerce insan
lastik gibi gerilir uzar zaman
u/mutsuzluğa gömerler kendilerini
ve bilirler ki
unutulması gerekendir / unutul(a)mayan
şiir dediğiniz şeyde
sol anahtarı yerine son anahtarı olan
beş dizeden oluşan solfejde
gamlı ezgiler çalar / duyulmayan
bu yüzdendir gecenin sessizliği
ten uyuşmazlığı var benle bu şehrin arasında
ya da gökyüzüyle bulutların
bu yüzden ağlamalarım
telaşsız uçuşlarına benzer albatrosların
sen üstüne alınma kadın
sen ki
bilmekten yanılmaya vakit bulamadın
insan nasıl taşır kendi ağırlığını
nasıl bilebilirdim
bu kadar tek kişilik olduğunu yaşamının
ve bir başkasının sığmadığını
yalnızca
yalnız yüreklerde yazılıdır hüznün ilkeleri
kim kalır kim unutur kim gidecek kim bilecek
kimselere söyleme beni gömdüğün yeri
nasıl’sa elinde bir çiçekle
- bir demet hüzünle -
hiç kimse gelmeyecek..