Alev Tufanı
Ben her yangını göğsüme hançer bilirim
saplanır en derinine insan yanımın..
/
Zümrüt örtüsüne hüzün değdi
soluklandığımız ağaçların
gölgesinde serinleyen hatıraların
umut devşiren
ansızın çiçeklenen baharın...
/
Şimdi har
kıpkızıl bir nâr
düştü dallarına yaşamın
sustu kuşlar
kanatları siyaha boyanmış gök yanar...
/
Sınanır imtihanın sabır yanı
Ey Vasi!
İnşirah'ınla kuşat bu alevden tufanı...
/
Yağmurlar bahşet kavrulan bulutlara
göğsünü genişlet umudun
mührünü vur sulara
bu ihanet pusulasında
yönünü şaşırt kirli ellerin!
Bak tutuştu kavlimizdeki ferman
dilimizde kibir yangınları
ayrıştık!
Kalmadı kenetlendiğimiz sızıda
derman...
/
Sis çökmüş üstümüze
dumanlar âsi
daralmış bir çağın içindeyiz
öyle nefessiz
devrilmiş fetvalar gibiyiz Hannane kürsüsünde
bozulmuş biatler gibi
Unutulmuş vaatler
Bu dünya değirmeninde...
Nicedir
köz bastık sinemize
içimiz acıdan kül
Sen "ol!" Dersen açılır
ateşin içinde gül...
Züleyha Özbay Bilgiç
08.08.2021