Algos
Çığlıklarım, teninin bereketin de tatlı bir türküdür
Çırpınır yüreğim, usulca soğur
Üşümek ve ölmek gibi,
Gitmek ve kalmak
Ah ALGOS !
Ölümden betersin sen ! ateşlerin de yanıyorum...
İçimde ki çocuğun dizleri kan içindedir
Bakışları yeter sana ALGOS !
Yanmaz mısın?
Küllerin nerede ? Hangi candasın, çekişmelerde...
Ölüm ve yaşamak
Hüzün ve mutluluk,,,,
Büyüdükçe büyüyorsun gözlerimde
Yüreğime akışını seyre dalıyorum nicedir
Ağlayışlarıma tutsak , çığlıklarımın yansımasıdır bu tenin de
Yeşermiyor artık tohumlar !
Açmıyor çiçekler avuçlarımda
Ki ben, yollarda kendimi heba etmiştim onun tenine
İlk'okuldan yemişim o darbeyi !
Öğretmemiştin bana ALGOS !
Sokaklarda mum ışıkları var
Güller'i yakıyorlar soğuna inat
Yitik bir ülkenin hırçın kızıyım ben !
Söyle şimdi KRONOS !
Neyin var senin göz yaşlarından başka !
Ah...
Dünya ne zorlu bir mesai
Ölüm, çok uzak benden
Sana...
İnançlarımın alnına sensiz düşlerimi dayadılar şimdi
Tetiğini çektiler hüzünlerin
Çocukça şarkılarımı , gömdüler toprağa !
Ey ALGOS !
Feryatlarım senindir
Kanayan avuçlarım
Çırpındıkça kanayan yüreğim senindir !
Dikkat et kendine
Serindir şiirlerim
Fırtınaları vardır çünkü...
Ölümü kovdum geceden, sana geldim ALGOS...
Yak yık yine beni, bak kapattım gözlerimi ömrüme...
Çok haklısınız...
sevgi benden....
"Ah... Dünya ne zorlu bir mesai"
dönüyor kendi ekseninde ve fakat ömür dediğini öğüterek...
sevgiyle...