Alnı Açık Aşk

Dilimdeki,
Yurdumdaki aşk;
Alyazmalı,
Selvi boylu aşk.
Bildiğim,
Bilmek istediğim.
Karacaoğlan,
Köroğlu,
Aşık Veysel,
Tüm Anadolu ozanları diliyle
Anlatılan,
Gözlerinde bir orman yangını olan
Aşk.

Aşkı Memunları sardım
Kırk bohçaya,
Attım en derin kırk arşın
Uçurumlara.
Yudum ellerimi kırklayarak
Temiz pak pınarında
Namusun.

Biz gerçekten sözlerin,
Gözlerin,
En saf gönlün,
Yavru ceylan misali,
Lekesiz, tertemiz olan sevginin,
Alçak kuytulara gizlenmesine gerek duyulmayan
Alnı açık sevmeleri sevdik.

Bil ey aşkı arayan gönül
Kadehler, günlük hoyrat işlerin arasında
Açık saçık sözlere dökülen değil;
Kırk bohçaya sarılı
Hazine bilidiğimiz aşkı.
Nasıl anlatılır ki;
En özel mücevher
Paylaşılmaz.
Aşk iki kişiye mahsus,
Bir başkası göremez,
Gördüğü aşk değil.
Eğer aşk bir anlık hisse
Bu yanılgının ahında;
Doğan ay, yıldızlar
Menekşeler, güller
Birbir dökülürler...

(Ocak 2010)

10 Ocak 2010 693 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar