Ankaranın Taş ına Bak
bilirim en çok sana yakışır hüzün ..ankara..
her taşın topragın hasret suya
su dediysem bir avuç dolusu değil deniz olmalı
deniz dediysem bilesin ..
aklına mamak , metris gelmeli
uzun boylu sevda bakışlı bir deniz...
ve insan
şimdi koyuvermişsin ya kendini
kalabalıklara memur havasına iyice
kaldırımların daha bir ışık dolu artık
ve artık çok daha mutlusun
mutluyuz ,mutlular
sevda iki klavye arasında cirit atmak
göz süzmek sigara içmek
sevda sana yalan söylemek ankara ..
kim ki şimdi o cesareti ezberleyecek yürek sahibi
kim ki bir konsolos köpegini dağa kaldıracak
kim taş atacak altıncı filoya
kim yumruk sıkacak
kim kavga edecek
ölecek
kim ki
ardından hüzün serpecek
başı boş sokakların
sokak duvarlarının ve trafoların üstüne
afişleri gezdirilecek ..kim ..
sana ağlamak olmaz ankara
senki aç memurların rengarenk kravatlarısın
çingene pembesinden tayyör yapanlarınsın
sana hüzün gitmez sana yagmur degmez...
sana aglamak fayda etmez...
en güzeli senden kaçmak aslında
almışsın en ucuzundan bir olta ..
hem balık tutmaya çalış hem olta tamiriyle oyna
akşama paran yeterse yirmilik bir rakı
iki buçuk kadeh çıkıyor biliyormusun
uzaktan sana içmek güzel olur ankara
Hüzünle okudum...😭