Anladım
Gözlerime nice yaşlar dökerken
Berraklaşıp yere tohum ekerken
Serçelerde güle kanat gererken
Hissizlik bir yara imiş anladım
Duraklarda gize vuran yakışlar
Gider iken selam duran bakışlar
Karanfilde mora çalan nakışlar
Onca körlük para imiş anladım
Tarlalarda düze arpa derişim
Emek için olmaz çaba verişim
Yavrulara üstten yürek gerişim
Bunca çapa heba imiş anladım
Durmadan çalışan omuz başlarım
Nasıra bulaşmış kenger taşlarım
Güneşte dökülmüş dilim kaşlarım
Kursaktan geçmeyen aşmış anladım
Her yana çekilen akıl durağım
Vücudum eridi yağsız kurağım
Koca bir tarlada topak kırağım
Mezara dikilen taşmış anladım