Anlatım Bozuk Şiir Düz Şair Ayık Çay Şekersiz Kahve Sade
gözlerim ankara'da beton yığınlarını arar oldu
bu aralar Müslüm takılıyoruz
eski dostlarla buluşuyoruz masalarda
bizi de alıp eskitiyor yaralı bir kentin hemen kaldırımları
yoksa ben çok öncelerden severdim çayımı şekersiz içmeyi
kaldı ki yirmi birinci yüzyılda hala yaşıyoruz
zaten en çok burada hata yapar olduk
hani bardaklar boşaldıkça
daha anımsıyor ahbaplar beni
ya da en iyisi mi
kuşlar da gelmez oldu sokağımıza
oysa "emirgan'da içmek vardı şimdi çayımı"
diyemedim daha
bizim ankaramızda çırağanımız vardı
ve de en babasından Tuncay ağabeyimiz..
ankara'da beton yığınlarını arar oldu gözlerim
otogarda yolcu ediyor beni annem
orada ağlayan anneler var
peki ben neden gidiyorum
orada giden çocuklar var
kitabımın ayracı eskiden takvim yapraklarıydı
şimdi fiyakalısını kullanıyorum
sırf sen basmışsındır diye bir gün o kaldırıma
usulca bir kenara çekiliyorum
bizim ankaramızda ardıçımız vardı
ve de en babasından tam karışık bazlama arası tostumuz ...
beton yığınlarını arar oldu gözlerim ankara'da
siyaset sohbetleri var birazdan
topla bunları
bunu da al bunu da bunu da
bana kalmasın şu dünya
ya ben en çok tavla oynamayı severim
zar atışımı görmelisin güzel kardeşim
şimdi şans onlardan yana
bizim ankaramızda gramofonumuz vardı
ve de en babasından soğuk ayazımız ..
yığınlarını arar oldu gözlerim ankara'da beton
kafam karışıyor
zaten hep küskünüm
dil bilginlerine
hepsinin canı bilmem nereye
maviye açılalım bir gün
bitecekse bu gün bitsin o gün
bizim ankaramızda oklavası kırığımız vardı
ve de en babasından tuğçe ve busesi ...
arar oldu gözlerim ankara'da beton yığınlarını
babam bahçesini akşam üstü sulamaya başladı
ki benim babamın omuzlarında taşıdığı apoletleri var
başak tarlasında yürüdün mü sen hiç güzel kardeşim
ben de yürümedim
ama dedem elli senedir çiftçi benim ..
bizim ankaramızda kurtuluş parkımız vardı
ve de en babasından kokan güvercinlerimiz
oldu gözlerim ankara'da beton yığınlarını arar
devrildikçe üstüme geliyor cümleler
bir edebiyat öğretmenim çok kıymetliydi.
burada ona da yer verdim
bizim ankaramızda tunalı hilmi caddesi vardı
ve de en babasından orası hiç şiir kokmazdı
gözlerim ankara'da beton yığınlarını arar oldu
ben bu aralar ha bire sil baştan yeniden sayıyorum
beni boş ver de güzel kardeşim
FİLİSTİN'de yine çocuk ölüyor ;
küfür küfür küfür ...
iki ağustos yıl iki bin on üç + bir
seydişehir
Seydişehir
SEYDİŞEHİR ..
FİLİSTİN'de yine çocuk ölüyor ; küfür küfür küfür ..
tebriklerimle toprağım
👍👍👍