Anne Yüzünde Kirlenen Çocukluğum
İnsanın
en onarılmaz yaralarını
annesinden alması
ne garip değil mi?
Düşünce
yaralarımı saracak
şifa olacak
bir kök bağım yoktu benim.
Tek başına
sendeleye /sendeleye
sabrımla /duamla
sardım yaralarımı.
Şiir tozu ektim üstlerine
mürekkebimle suladım hep.
Şifası olmayan sızımın üstünde açardı
umut gülleri,
bazende solardı
kururdu
yeşertmeye yetmezdi yüreğim.
Şimdi hecelere bölüyorum
geçmişin zaman şeridini.
Gücümün, nefesimin yetmediği
satır aralarına gizlemeye çalıştığım
tek yanım
Çocukluğumdu.
Temeli bozuk bir evin çöküşü gibiydi
sarsılışım, kederlerimin üstüme yıkılışı,
çocukluğumun tebessümleri
bir anne yüzünde kirlendi.
Benim yüzümde
hiçbir zaman gülmedi.
Kaldırın gözümün önünden
şimdi
yaramın üstünde tepinip duran
durmadan dönen atlı karıncaları.
Yaram
Keşke yardan kalma olsaydı.
Fatma Berber
Doğurmakla anne olunmaz elbette asıl mesele sevgiyle bağrına basıp büyütmektir her şeyden koruyarak canı pahasına