Anneme Mektuplar
çok defterler karaladım ardından
doğru cümleler aradım acı-m-dan.
kendimi teselli edecek bir yol aradım
ne yazık ki;bulamadım telaşımdan.
gitti dediler gel diyemedim.
gidişine çocukça bile bir anlam veremedim.
hani sen beni çok severdin ya anne;
gittin diye sevgini yalanlayıp,kalbimi köreltemedim.
hep arttı sevgin bende.
özlem oldun,acı oldun,yalnızlık oldun.
kader oldun,keder oldun...
ne olduysan oldun hep içimde var oldun.
eksiğimdin,
yitiğimdin
ve ben sensiz bitiktim belki.
ama hiç sana eklenemedim.
tam diyordum ki;yanına geleyim,
bırakmıyordu elimi yaşama sevincim.
senden aldığım güç,senden öğrendiklerim
alıkoyuyordu kavgamdan beni.
kavga dediğim
senden uzaklığım ve buna inat
sana kavuşma isteğim.
işte buydu benim çelimsizliğimle savaşını verdiğim.
çocuktum,ufacıktım.
hormonlu bitkiler gibi;
olgun görünüşlü ham,
tüm yarımlığımla tam bir adam gibi,
görünüşe aldanma-nın emsaliydim inanki.
oysa kırıktı kolum anne.
kırılan yanımı ne sana ekleyebildim,
ne de geri alabildim zamanla
düştüğüm her yerde seni aradım,
izini bulsam belki düştüğüme bile aldırmaz
orada kalırdım.
her yokluğunda belki kahrettim,
belki şanssızım diye ah ettim.
isyan edip günah işledim
ama yine de sensizdi her dönüşümde tövbelerim.
acın beni zorlasa da
benliğimi alçaltıp,
yüreğimde her eklediğim kalenin surlarından
sen yükseldin bayrak bayrak!
her bayram sevinemezdim belki
ama her bayram sevincinde sendin içimde açan yaprak!
ne yazık ne yazık ki zamansız çok zamansız
aldı seni benden o kara toprak!
her şereki hayır sendin benim için,
ve her hayırdaki şer ise yokluğundu başa çıkamadığım.
ben seni sayfalarca anlatsam bitiremezdim
yokluğunu ise;yıllardır anlatıyorum,bitiremedim..
ele avuca sığar yanı kalmadı bu işin,
her geçen zamanla kanıyor içim,kanıyor için için.
çocuk oldum,
genç oldum,
evlendim kadın oldum.
çocukluğuma nokta koyup anne oldum.
yine de arkandan ağlayışlarım ilk günkü gibi.
bir torunun oldu anneciğim,
ben sana;
''bak bu benim kızım anne'' ,
kızıma da ''bak bu da benim annem işte''
hiç diyemedim.