Antiemperyalist Bir Destan
sen!
ay
taze ve nazlı
yeni gelinin mutlu gülümsemesi gibi
gökyüzünde ışıldamayı bırak
bak aşağıya
şu mazlum coğrafyaya bak
aşağıda,
yeryüzünde bir tarih
yenibaştan
kanlı bir destanla yazılıyor vay!
bırak sen
bırak yıldızlardan -cılız ışık- çalmayı
aşağıda ne -Güneş'ler- karartılıyor bak!
dinle
korkunç acı sesleri
ciiuuvvv !
ciyuuvvvv !
Booommmm !
Gümmmm !
Tatatatata !
Taktaktaktak !
Tak!
Trak!
bırak !
bırak bulutlarla cilveleşmeyil bırak!
tüm dünya
ve sen
tarihsel bir tanıksın artık ay
Vay ! Vay ! Vay !
kaldır buluttan perçemini
bir bak aşağıya ay !
bu
bir -ırk- değil
topyekûn bir coğrafya
bir halk
Anadolum yürüyor ayakta
"namus günüdür, vurun gardaşlar" diyerek
işğal'e başkaldıran
-o halk-ki
çokça yoksul
yani
hepsi,
yarı aç
yarı tok
ve çoğu yalınayak
Çarıksız
ama ne gam!
cephanesini
ve birde
"Ay Işığını" yüklemiş kağnısına
yani anlayacağın
Anadolum
yürüyor
Ayakta !
genci
yaşlısı,
erkeği
kadını,
kadını ki:
Tarlada emegi
ekmeği
ve hayat'ı üreten
Ana
anamız
analarımız
bacımız
yarimiz
bir omuzlarında top mermisi
sırtlarındaki çıkınında uyuyan bebesi ,
bebeler,
-kırk'lı- bebeler ard arda
kara sabandan çıkarılıp yola dizilmiş
yorgun öküzler
ve zaman
geçiyor zaman köprüden
kudurmuş hergele çaydan
inanarak
umutlu
varacağı
Kurtuluş'na....
Ve son bir söz:
İsterse;
Bir -yedi düvel- daha
yine gelip
serse
-sırtlan, mandacı- postunu
yurduma,
tarihten ders al ey ahmak!
Mazlum Halklar olarak
hep görmedikmi restini?
eh!
hâlâ akıllanmadıysan
"hamam parası" yap üstünü!.....