Artık S/ana Ölüm Y/ok
dün gece yıldız k/aydı
ayazda üşürken koştun
tenime sarıldın
sendin parlayan
uzaktan bulut üstünde akşamlayan
güneş karası aydınlığa
dem tutan aşkın yarasına sarıldın
artık sana ölüm yok
ruhumla ikiz oldun olası
kahrolası ayrılık çemberi
yoluna aydınlık vuruyordu
hicran yarasına b/ağlanırsın
artık
sana ölüm yok
umudunla gezersin
gelincik tarlasına iz sürdüğün
yaralarına melhem bulduğuna
azad olduğun
artık sevda için
mutluluk çanları çalınır
yurdun bağlarına vuruldun
gönül bağına düğümlendi
gözün aydınlık
ölüm olsa ne çıkar
gözün arkada kalmayacak
sevda yükünü taşıyorsan
ölüm
gelsede vız gelir
sevgin kadar dorukta y/aşar
özlemin umuda çağlar
bahtın karası günlerin
bu can sana kurban
baharınla renklenen ölüm
acının rengine boyandı
ölmeden mezara girdiğin
yokluk
zülüm
gün gelir
biter
07 Kasım*11* Karataş