Arya
Üstüm başım dağınık
Ellerim kelepçede
Gözlerimi çivilerken sabaha
Buldular beni anne
Tanyerinde
Sabah kesmiş çoktan
Çocuklar çığlıklarla yeni günü karşılamış
Bense günün ilk güneşinde
Ve ilk serinliğinde memleketimin
Karanlığımı bekliyorum anne
Künyemi hazırlıyorlar
Bir acele,bir telaş…
Kaçacakmışım gibi
Demirlerin çapraz gölgesini de üstüme mıhlıyorlar
Kurbanlık gibi götürüyorlar anne
Birinin ardından yaka-paça
Düşlerim vardı anne
Daha inançlı ve daha sağlam
Küfürsüz kavgalarım olacaktı
Tüm çıplaklığıyla Arya’nın bedenini
Ruhuma saplamaktı ilk niyetim
İlk gözağrımdı o benim
Ve ilk çığlığıydı kulaklarımda,
Üşüyen bedeninin soğukluğu.
Bir sabahta yitirdim anne Arya’yı
İlk saran bedenini bir el değil
Hasretle kavuşmayı bekleyen susuz topraktı
Bundandır her kavgamda toprağa sarılışım anne !
Kaç yıldıza gebe kaldım
Kaç yıldız uçuştu yemyeşil haziranlarda
Kaç bahar eskittim anne
Bir umut bekledim Arya’yı
Ranzamda gözlerimi dikerken tavana
Bir gün dedim
Koca bir gün
Elbet ulaşırım sana Arya
Susuz toprağını sularım gözyaşlarımla
Ve sararım bedenini
Bedenim karışırken toprağına