Aşk Bir Gülcenaz Masalıymış
Bahar koydum aşkın adını
Şimdi okuyun masalını
Yeşermeye başlarken dallar
Baharı bekleyen biri yaşarmış
Efsanevi zamanlar...
Saçları gece karası imiş
Gözleri gün yeşili
Her mevsim gül açarken gülistanda
Adı gülmüş yüreği gül
Gamzeler gülümsermiş yüzünde
Ay rengi bir ışık
Yıldızlar kıskanırmış ziya/sını
Günlerden bir gün bilinmez hangi gün
Aşk gelmiş yüreğine kapı açık..
Girivermiş sormadan davetsiz
Gül kız korkmuş önce
Çünkü ona aşk tuhaf bir bilmece
Şaşkın ve ürkek bakmış aşka
Birazda hayran hayran
Öylesine parlakmış ki ışıltısı
Kapılmış gül kız tutulmuş
İçindeki tüm vehimleri unutmuş...
Ah min-el aşk!
Yakaladı mı hele, sımsıkı sararmış
Kurtulmak nafile
Artık ne geceler gece,
Ne de neşe varmış gündüzünde
Ne yıldızlar avutuyor muş gönlünü
Ne şiirler şarkılar
Gül kız her gülümseyişinde
Bir tomurcuk goncalanıyormuş yüzünde
Herkes anlamış ki gül kız âşık
Ama kime?
Sonra birden süzülmeye başlamış
O gül yüzdeki pembelik sararmış
Sormuşlar soruşturmuşlar
Aramışlar bulamamışlar
Çünkü aşk gizlenmiş yasak bir gönüle
İşte bu sebepledir ki
Gül kızın gül gamzeleri solmuş günden güne
Hekimler ilaçlar hepsi faydasız
Demişler en sonunda
Tek kurtuluşu var gül kızın
Ya aşk çekip gidecek
Ya da gizlendiği yüreği söyleyecek
İşte bizim tek kaygımız
Aksi halde gül kız ölecek
Ve...
Ne olmuş dersiniz
Tabi aşk bu terk etmez hemen
Çok zormuş gelişi zaten
Gidemem demiş;
Bu kalp yerimdir
Gizli bahçedeki güller
Yasak cennettin çiçekleridir
Gül kıza vuslat yok hiç bir baharda
Sonsuza dek yaşayacak aşkı
İmkânsız sevdalarda.
Gülcenaz