Aşk-ı Mırra - 1

Gardiyan kapıyı aç!
görüş günüm de söyleyeceğim var
bir torba dolusu kadar özgürlüğe susamışım
heybemde sevgi taşıyorum

Görüşüme gelen kim?
görsem yüzünü gamzeleri duam olsa
hak etmediğim cezamı çekmeye razıyım
bir bildiğim var seni sevmeyen olsun

Gördüğüm rüyalarıma kızmadım
bir gördüğüm varsa nefretin sevdasını öğrendim
darılan olsa kendine söylemiş s/ayarım
ve çok sevdiğinden dolmuşa binmiş

Vay be söylenecek ne kaldı dilimde
yüreğimde ayak b/ağlarım hepsi çözüldü
nerden başlasam aylarca anlatacak bir dünya
neyse
sevdiğimden uzak kalınca ben susayım

Bak canım kızmaların sevdiğinden
şimdi çok iyi anladım ki tutkunluğunu yaşıyorum
birde kapıyı açık tutsan sesim sesine çarpsa
deniz içinde yüzerken ikimizde dalgalarla boğuşuruz hiç usanmadan

Artık göz görmez gönül d/ağlamaz bildiğim sen
yürek dertlenme...
insan dertlerden yaralardan sağ çıkmaz
kin nefretten maraz doğar

İnsanoğlu değil mi çığ süt emmiş
git diyorsun seven avlukada kalmışsa
dürziler gülerken ben ağlar'miyim
hayalın gerçek olsa yine öldürüyorsun

Şimdi
ben nasıl göreyim tanımazlığa s/aklanan yari
sevdama sevda diyeyim
sanki hüküm giymiş bir suçluyum
sen sen ol başlığını bana takma

Ağırlığı oynatma yerini kimseye kaptırma
''taş yerinde ağırdır'' söylenmez mi
bir düşle iki kuş vurulmuyor bil
bir taşla iki kuş vuran çok olur

Bunu yapma al ipi as beni darağacından
asmadan önce bir sigara yakayım

birde en sevdiğin şarkıyı ikimiz adına
yaşasın ikimizin şarkısı olsun
ölüm bize hoş gelsin

14*08*12*

Mırra : Harran ovasında acı kahve adı