Aşk Kemiğe Akacak
uzayan yolların ışık dansından ak sarhoşluğuma
çözülsün bağından saçları
tan yosmasının
maviyi süren gözlerinden taş denizlerime
bir damlaya hasret sensizliğimde ,
yağmurum ol!
bir düş görsün,
vav çekişlerinde koynumun yakamozlar
bir düş canım
çıkarıp başını
iz sürerken hüzzamlar şafaklarımdan yaralı
bir güvercin uğultusu saçılsın kanatlarından
havalansın üç günlük kundaklardan küller
sustuğu yerlerden kanat kanat dökülsün bakışlarına
yüreğimin cenini
isli bir sabah açarken yakasını koylarıma
terinden damla sancı sancı güneşin
terinden canım
üşüyen yangınlarıma boşal ışığından
tutuşunca rastı kıvrak bellerin
karayeli çağır
olmazsa gökkuşağından dilen
anaforlarımda yalpalayan kanyak şişeşine
körpe sağımlarımdan vur
atsın düğmeleri göğün
körfezin göbeğine kansın doyasıya
kırılsın aşktan kaçan topukları yeşil çalımların
oda düşsün kıyılarımızdan
dudaklarına mavi yosunların
miski insin ak sırttan
safiri siyah yeleleri savrulsun deli deli
uçurumlar koparayım çığlıklarından
çığlıklarıma ekeyim seni ela ela
üzümler gevşesin bağından
şaraba sulansın arzular
saçılsın suyundan cıvıldasın uçlarımda serçeler
koşsun çırılçıplak makamından gün
giyinmesin ne çıkar fistanını
bulursa dudaklar bu sefer şavkını
geceye daha neler neler olacak...
aşk kemiğe akacak!