Aşkın İ Hali

ekinler yeşerdi
uzadı başaklar sarardı
ekilesi eller dize geldi

harman yeli doldu taştı
sonrası esen yeller dost düşmana gelsin
ne harman yeli nede mezar taşına
kimseyi istemem ben öldükten sonra

yeller esti harman savurdu
aşkın yel değirmeni dönmedi
başaklar savruldu toprağa gün yeşerir
bir gün olur sev hali..

bu ne naz
bu ne lahana turşusu
kendimden değilim dostlar
artık
bırakın yollarda toprak varken s/aksı dikmeyi

hey ahali
karabulutlu gökyüzü grileşince
uçan kuşlar sana benzer bulutlar arasında
seni beklemekten yoruldum
yamaçlı gülsüz tikenli yollarında

bu ne hal eziyet
hatıraların geçmişe savrulan düşlere kaldık
bari unutma
karanlık zamanlarda her yıldızın düşmesinde
seni gökyüzüne b/akar hatırlarım

günler geçse bir seni geçmiyorum
bir kader denilen o bahtsız yolları
yiğidin mavzeri ateşin durgunluk hali
devrim zamanlarda aşkın i hali

savaş halinde sonra kasırga başlar
yiğidin kılıcı döner park bahçeler
barış uçurtmaların uçuşunu düşünün
ne kadar hüzünlü ne kadar özgür halleri

hayat acı tatlı gerçekliğin eşiğinde
yüreğinde öter kuş misali
sevda zamanlarında esen rüzgarın
kimbilir
ölüm gibi bir mutluluktur savaşan yüreğin barışı ...

döner bir gün savaşın e hali
bariş gelir yalın hali..!

22*02*12*Karataş