Asla Bayram Edemem
Çok ağır konuşmayı ben de bilirim amma
Nefsime çok zor gelir kimseye bir şey demem.
Bir gün yalan da olsa belki gülerim amma
Ağlayanları görüp asla bayram edemem.
Yüceltemem kendimi, eli hakir görerek
İnsanlık değerleri yitmişse alçalamam.
Her yere otağ kurmam, mazlumları sürerek
Korkarım Yaradan'dan haklarını çalamam.
Vallahi hazmedemem; fukara inliyorken
Duymaz sağır yürekler dönmüşler sanki taşa.
Hazret kâşanesinde, neva'dan dinliyorken
Bir çare sun dedik mi, hırsını vurur kaşa.
Körpecik fidanları toprak bir bir alırken
Ağıt yakıp ağlarım matem içinde yuvam
Umudumu yitirdim bütün bunlar olurken
Bekledim yıllar yılı hallolmadı bu davam
Afrika'da çocuklar açlıktan kırılırken
Bana ne bundan deyip yan gelip de yatamam
Ortadoğuda şeytan sofrası kurulurken
Müslüman kardeşimi cehenneme atamam
Düzen asla değişmez, güçsüzleri ezerek
Millet açken yiyip de geçeriz kendimizden
Başkasının bağında, bahçesinde gezerek
Bırakmayız hiç bir iz korkulur fendimizden
Dert ortada deva yok, başımız savsaklıyor.
Arz-ı endam ederek anlatır yalan yanlış
Yarısı sümen altı yarısını saklıyor
Boşuna yaz beklemek ağustosta başlar kış
eminim onlar duyacaktır içinden yansıyan sıcak duyguları ve eminim sebepsiz bir tebessüm yayılacaktır gözlerine...değerli yüreğe sevgimle...Pazara rağmen...
her bir dörtlük ayrı bir şekilde insanın içini sızlatıyor
beyitler halinde güzel bir şiir daha okuttun bizlere
kutlarım sevgili arkadaşım duyarlı yüreğin dert görmesin.