Aşra
..
Seni sevdiğim için inadına bir kuramın
Dirildim yeniden bir sevda kitabesinde..
...
Ben seni denizde yosun kadar çok severken
Öyle büyürken her akşam kandilimde kav
Bir rakı kadehinde mesela aşık şair gibi
Söylediği her şarkının deminde sızı kalan içimde
Ve anlatamadığım çok şeyken aslında
İçimde küçücük bir yerlerde ve saklı
Bilirim ki sen nefes almaya bir ceset sorgusundasın
Akşamları hükmünü kesip kalbimin bilmeden
İçimde eceller biriktirdim senin için gel
Bak ve gör yalnızlığın beynimdeki oyuklarını
İsmini gelgitlerine yazdığım sonsuz hayal denizlerimde
Tutup tutup bıraktığım dileklerimi senin için
Öldüğümü ve gözlerimi kapat ellerinle
Bilir miydin Aşra
Gözleri açık ölmeyi gül mevsiminde
Bilir miydin mesela düşmeyi kendi içinde yok yere
Kapatmışken bütün kapılarını kendi yüzüne
Kilit üstüne kilit vurup bir hasta ruhla baş başa
Kalmaya var mıydı cesaretin ya da
Beni Tanrı tanır sadece senden başka
Ve bilir çürürüm bir ceset secdesi kör karanlıkta
Yakmadan hiçbir kibriti gözlerimin ferinde görmeyi
Bütün kabuslarımı ve ölmeyi ardından sessizce
Ve ben bunu evet sadece bunu
Bildiğimden daha çok bırakıp aklımda
Ve korkmadan küf yanığı yüzümle
Bir kırık aynanın karşısında tütsülenip
Sevdim işte ve sadece sana rağmen
Aşra!
Adına yıllar geçen
İçimden ve yolunu bilmeden öylesine
Demem o ki şimdi sana
Geliyorken ben ellerimde kan ve dilimde aşk tortusu
Kalmışken içimdeki cehennemde yanmayan
Mumyalayıp soluğunu sevdanın ve çekip içine ne kaldıysa
Son sigarasından bir idam sehpasında cellattan geri
Ölelim Tanrısız
Yanalım
..
--------------------
...
Ö
yaşam ve ölüm iki hasım şimdi iki şüpheli şahıs her an birisindir her an ikisi
Samanyolu uzanmış sere serpe hasat bitmiş erzak, kuruyarı istif geriye bir şairin hüznü kalmış biçilmedik boy vermiş, Başak uçları göbekte! incecik bileklerime batıyor büyüdükçe mi yitiriyoruz saflığımızı?
Samanyolu çırılçıplak, gece yıldızlı dut yaprakları hışırdıyor, orda mısın?
Siir Zodyak yolunda günese degmis
Kutlarim
harika kalem