At Biner Kılıç Kuşanır Süngüsünden Sevda Çıkarır

at biner kılıç kuşanır süngüsünden sevda çıkarır
cehennem orduları kadar ateşe dik bakar gözleri
heybetli mavi gözleri
kan yüzüne bilende, ölümden dilber edende
akli firar edenin anlını karışlar elleri
kıldan hafif ölüm kadar cömert elleri

çakılır rüzgara siper çeker
kar yağamalıyor geceyi serseri ve dağınık
siper de aşk karanlık orduların aklı karışık
mektup yazarak kurşunları çakışır
kaleme patlar aşk heceyle dağınık

lakin sabah oldu.....

karanlık adilik mısralardan adımlar içinde
caddelerde kayboldu
geceye açılan aşk seferi
bir dem çaydan sonra toz oldu
hiç yaşanmadı say
eksoz içinde kırmızı ışıkta geçme
hava soğuk ve yağışlı üstünü kirletme
hizmet sektörü bu patronu incitme
yürü dostum mustafa yürü ahmet
sırayla bineceğiz otobüse


sıkıla sıkıla destan yazılmaz
kıyıdan bakarak ufuk çizilmez
güneşin kör mevsiminde uyku dayanılmaz
fakir bir dava bu
mesayisi bitene kadar düşer
yarına çok var akşam altılar altılar biter
zamanca gül zamanca ağla
akşam yedi annnemden bir ışıltı ses
yemek hazır oğlum
yemede yanında yat der bir ses
açlık öğlenden baskına geldi

derken..

sessizlik çoğlayır kılıç kuşanmak gerek
dağıldı kalabalık gün ışığı
ihtiyar asırlık gece çalımlı ve yakararak
yılan gibi sokuldu
savaşta kural yok aşk patlar çekilin çocuklar
kanlı mızrap deli türkü geceden ürktü
ıssız çapsız ve haksızdı
elinden düşen ay cansızdı
savaş başladı bitecek gibi değil


saldı üstüne kalemi devirdi cümleleri
dumanlı soğuk ötesi sislerden açlıdı gemi
heybetli seferi
düşman akarsa mavi gözleri yakar
adı aşk denizler yanar
at biner kılıç kuşanır süngüsünden sevda çıkarır
ellerine yar düşse canını çıkarır
adı aşk herşeyiyle sabit dimdik
adı aşk susuz ve mutsuz

meydanda yiğitce savaşıldı
ölenlere rahmet kalanlara baş sağilığı
mürekkep elbet demek
elbet gelecek bir gün aşk bitecek
elbet güzelim elbet bu gece birgün
senden önce bitecek......