Ateş İçtik

Aşkı sürdük nabzımıza
Mermiyi sürer gibi namluya

Kâinatı vurduk
Üç beş çelimsiz kurşunla.

Güneşin tohumlarından döküldük
Güz iklimlerde
Zemheri topraklara

Hüznümüzün tomurcukları çatladı
Alaca karanlık ayaz zamanlara

Üşüdük be gülüm
Vallahi çok üşüdük

Öyle sarıldık
Kundağa sarılır gibi
Kara kâbuslara.

Sakıncalı melekler dürttü günaha
Gözlerimizden korkup uyandık
Cehennem tozlarıyla

Kor küller bulaştı
Çıplak tenimizden düş sofralarına.

Ateş içtik gülüm
Şarap yerine, kızıl kadehte

Bizi içtik bir yudumda
Bu yüzden islendi dudaklarımız...

31 Mayıs 2012 941 şiiri var.
Beğenenler (6)
Yorumlar