Barış
"
Ne güzel
Ne mübarek bir kelimedir barış
Ekmek gibi hafif
Su kadar güçlü
Hava gibi yumuşak
Nefes kadar vazgeçilmez
Öyle sıcak
Öyle hepimizden
Öyle senli benli
Ve öyle heybetli yani
Dünyanın
Uçsuz bucaksız
O masmavi göğünün
Bütün beyaz güvercinleri gelse bir araya
Taşıyamaz
"
~~~
Geçiniz efendim geçiniz
Bırakınız martaval okumayı
Az önce
Birkaç adam öldü
Çatal çatal olmuş bağırlarından vuruldular az önce
Alnından vurulmuş atlar gibi yığıldılar yere
Birkaç ana
Birkaç baba
Birkaç evlat
Birkaç sevgili öldü
Onlarla birlikte peş peşe
İçlerindeki koca koca dağlar devrildi
Belki birkaç ağaç
Belki birkaç at
Belki de birkaç kedi köpek
Öldü peşi sıra
Devrildi bütün hayaller
Döküldü kucaktaki papatyalar
İpinden kurtuldu
İçimizdeki çocuğun elindeki uçurtmalar
Öksüz yetim kaldılar
Sizin masmavi dediğiniz gökte
Birazdan birkaç tane daha düşecek muhtemel
Sonra yine
Sonra yine
Peşi peşine ve peşinen
Sıra size gelene dek devam edecek efendi
Sıra size gelene
Ve sonra yerinize yenisi geçene dek
Sonra ona da sıra gelecek
İlelebet devam edecek bu kıyım bayım
İlelebet
~~~
Efendi efendi
Sizin dilinizde barış
Elinizde kasatura
Sizin gözünüzde yaş
Belinizde Beratta
Bizim elimizde kalem
Gözümüzde efkar
Bizim dilimizde umut
Boynumuzda ipe bağlı taş
Sizin eliniz yakamızda
Bizim vicdanımız intihar kongresi
~~~
Şu barış dediğiniz
Şairlerin yazdığı bir entrikadır belki
Belki de Tanrı'nın masasındaki
Sonu gelmeyen ilahi bir tragedya
Avuntu demeye dilim varmıyor
Elim zaten titrek şu sıra
~~~
Belki birazdan
Bir bomba düşecek bu şiirin üstüne
Bütün harfler üstünüze sıçrayacak muhtemel
Belki de üstünüz başınız şiir pıhtısı olacak
Ve bir şiir daha ölecek
Ve ben öleceğim birazdan
Zaten
İçimdeki çocuk haylidir yetim
"
Anladım
İnsanlık içi ölü doğmuş bir safsata
Alabora olmuş gemiden medet ummakmış meğer barış
"
~~~
Şiirlerin boyadığı duvarlarda, uçurtmalar altında çocukların koşuştuğu sokaklarda, silah sesleri nöbet tutuyor şimdi... Bombaların toz bulutu arasında savrulan insan uzuvları arasında ve silahların gölgesinde barış istemek: Umudun ötesinde, hayalperest bir hevesten öte nedir ki bu çağda?
Ne acı?
Açgözlülük var!
Çıkar var!
Barış yok!
Dünya kurulduğundan bu yana ve aynı anda bütün Dünya'da hiç olmadı belki de...
Baksanıza "Her şey Dünya barışı için!" Diyenlerin ve askerlerinin elinden damlıyor çocuk kanları...
Kusura bakmayın, keyfinizi kaçırdım belki ama maalesef durum bu...
Yine de Dünya Barış Gününüz kutlu olsun...
~~~
Barışı gerçekten sevenlerin Dünya Barış Günleri kutlu olsun... Yürekten tebrikler Uğur Bey. Saygılarımla İoannis Bozikis
Anlamlı bir şiirdi tebrik ederim Uğur bey saygılarımla selamlar