Ay Tutulması/ Güneş Yıkılması
yırtılan bir yalnızlıktan çıkan
soluksuz bir sonsuzluktun
yelkenlerin lanetlendi
açılamadın açıklara
ama sen saçların
saçlarındaki kızıl çığlık
gülüşündeki mavi uyku
bakışlarındaki yaşamak şarkısı/ ve benliğinle
kanayan bir yalnızlıktan çıkan
sessiz bir sonsuzluktun
nasıl vazgeçilir
sen sen diye nefes almaktan
ama bil ki yağmurlar cinnet getirdi buralarda
rüzgarlar geri çevirdi
ben sana fırtına söyledim
kasırga dinledim
iklim hüküm giydi
mevsim mevsim müebbet yeşerdi
yosun raconu kaldırımlarda
şimdi nerede saklanır
ölü bir hücrenin kadavrası
bir şehrin anatomisi
hangi sürgün lehçesinde
'kimlik yerine geçmez'
yine de bakma sen ayrıntılı şifre bilgilerine
tanımla parmak izini
göçtün çünkü acemi bir keman sesinden
akortsuz, yazık bir piyano tuşuna
oysa sen değil miydin
sonsuz bir haritadan
zincirlenmiş bir coğrafyaya damlayan
nasıl vazgeçilir
sen sen diye adım atmaktan
ama bil ki
yıldızlar cinnet getirdi buralarda
evren geri çevirdi
ben sana ay tutuldum/ güneş yıkıldım
dünya hüküm giydi
çığlık çığlık infaz doğdu/ kara-sarı mecra...
hüzne benzer akşamlarda...
sayın Tanyıldız şiirkolik ailemize hoş geldiniz öncelikle sizi aramızda görmek ne güzel ve şiirlerinizi yeniden okuyabilmek tebrik ve teşekkürlerimle👧