Aylardan Kasim, 1247.. Öldürdüler Şems'i..
Bu aralar en büyük arzum seni rüyada görmek...
Neye benzer acep ellerin
Mevlana kandile benzetirdi
Kimya hatun ise ak pak beş minareye..
Bir görseydim bende dünya gözüyle..
Neye benzerdi saçların
O derdi ki lüle lüle simsiyah katrana inat
Diğeriyse omuzlarına değdiğini bilirdi...
Birde ben bilseydim keşke..
Dişlerin inci gibi ve inceymiş dudağın
Kimya hatun ölecekmiş ona değdiğinde nefesin
Hissedebilseydim keşke o aşk nefe(i)sini..
Bayaca varmış boyun
Bir dev çınarı mı yoksa bir kavağı mı andırıdı duruşun
Hiçbir fikrim yok..
Ah bir kere görebilseydim gözlerini
Alaaddin derdi ki kapılar ardını gören deliciymiş gözlerin
Simsiyah o kadar ferli..
Bir kez görüp titretseydin ya beni..
Bu aralar en büyük arzum seni rüyada görmek...
Ben unutmadım güneşim seni..
Aylardan kasım 1247'yi silemedim..
Nasıl kıydılar hala anlamadım...
Nasıl yüreğine değdi zalimin hançeri..
Nasıl aldı o toprak ki; bedenini..
Nasıl değdi o kara gözlerine karanlık...
Üşüdü mü bedenin o dipsiz kuyuda..
Hangi kara tahta, hangi tabut böyle kabul etti güneşi
Ah keşke onlarda bilseydi...
Kesmez olurdu o hain bıçak
Bilseydi kayar gider açılmazdı toprak
Kapatırdı o kuyu ağzını tıkardı
Bilseydi içinde taşınanı;
Ah o tabut kan revan ağlardı..
Duysaydı mevlana' yı o gece dünya
Ay, yıldız, gökte kuş yerde HAMUŞ ağlardı..
-Öldürdüler!
-Şems'i öldürdüler!
Diye haykıranı duysaydı dünya
Dönmeyi bırakır yere batardı...
Battı güneş...yitti gitti karanlığa...
Şimdi tek ümidim mevlanaya kulak kabartmak,
Ve onunla aynı ümidi etmek;
Şems öldü..
Ama her asır başka bedenlerde yeniden doğacak...
şems elif şafak ın aşk adlı kitabına da konu olmuş bayağıda araştırmış elif şafak sağolsun hayranlıkla okudum şems tebrizi nin yaşadığını kanıtlar nitelikte aslında ama asıl efsaneleşmesi mevlananın ondan feyiz aldığı yaşam yolunda işik olduğu içinmidir yoksa mevlananın hayalinde yaşattığı doğruluk ve dürüstlük timsali olarak öyle bir kişiliğin özlemini çekiyor olmasından hayali bir insanmıdır kesin bilinmemekle romanda portre güzel çizilmiş ama işin aslı ateş olmayan yerden duman tütmez misali yaşadığı kanaatindeyim
şiir e gelince çilem tezini iyi hazırlayan bir öğrenci gibi kurguyu iyi işlemiş zaman ve karekterleri iyi analiz etmiş kendisini kutluyorum
asıl önemli olan da zaten bu değil
önemli olan pırıl pırıl bir genç kızımızın böyle manevi değerlere önem verip araştırması değil mi kendisini gönülden kutluyor başarılar diliyorum ALLAH yolunu açık etsin
Merhaba,
1247 ye atfen sıralanmış dizelerde, öldürülmesi kesinmiş gibi kaleme alınırken, Şems-i Tebrizi'nin öldürüldüğümü yoksa Konya ya geldiği gibi Hz. Mevlana Üzerinde ki etkisinin Mevlana daki bu değişim sürecini hoş karşılamayanlar yüzünden, karışıklıklara daha fazla meydan vermeme ortamı germeme adına Konya yı terk mi ettiği tartışılır durumdadır. Lakin tartışılmaz bir konu var ki, 1185 de dünyaya gelen â??'Şemseddin'' yani dinin güneşi gerçek ismiyse Mevlana Muhammed, gerçek mi sanal mı şeklinde ortaya atılan fikirlerin bir hezeyandan başka bir şey olmadığıdır.
Şiirdeki hayal gücünün hakimiyeti akıcı bir dille mısralara yansıması, kıtalardaki söz öbeklerinin birbirlerine geçişlerinde bozulmayan anlam bütünlüğünde baştan aşağıya kadar kurgulanmış tümceleri sağlamlaştırıp güçlendirirken, mecazi, imgesel ifadeler ve betimlemelerdeki söz zenginliği, Konu Hz. Mevlana, Ve Hz. Şems olunca insanı saran ahengi ve aslında şairin üstüne etki eden ve bu etkiyi de dışarı okuyucuya aktaran ustalık şiiri kalıcılıktan yana üstün kılar....
saygıyla
ekrem kazan
tebriklerimle 👍👍👍
..hayranlık hayal etmek inanmak ne üst duygulardır dilersen kendin yaratırsın kahramanını var edersin varlığındadır mutluluğun ve elbette 'mutlu olmak' yolu yöntemi senin elinde dileğin ve özgürlüğündedir bunları okudum güzel şiirinizde..tebrikler çilem hanım..teşekkürler...
Kimlere kaldıki bu dünya...
Devri alem işte.
Tebrikler.