Aynadan Maziye

vakit öğlen sonrası
bir başımlayım tüm yalnızlığımla
düşünüyorum
kireci aşınmış dört duvar arasında
dünyadan habersiz
sırlarla dolu maziye gömülerek
bir an ilgimi çeker
çerçevesi tozlanmış kırık ayna
ürkek ceylanı andırıyordu
kaçamak bakışın esirinde
ben ona o da bana bakıyordu
tüm çıplaklığıyla yalnızlığıyla
konuşmak dertleşmek istiyordu
deli rüzgar gibi gelip geçen
omzuna konan yılların yükünü
ağırlığını visalini
bir hiç uğruna lekelenmeyi
manasız ruhsuz bakışları
ve çirkin yüzleri
göz göze geldik
kaçamak yorgun bakışlarla
beni çekmek istiyordu
gizliden gizliye
üstü tozlanmış mazinin derinliklerine
o an fark ettim
çizgili yüzümü buruşukluğu
ela gözler kaymış hafiften
hiçliğe ümitlerin kesildiği tarafa
karanlıklara sönük ışıklara
bir ürperti hissettim
yalnızlığın kol gezdiği
çöl fırtınasının kumları serpiştirdiği
sinsi güneş ışınları altındaki
titrek zambaklar misali
iliştirdim nasırlı ellerimi
en ince noktasına aynanın
vurdum
mazinin tam orta yerine
çorak toprağa gömülen
geçmiş yıllara esintilere

21 Nisan 2009 13 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (1)
  • 15 yıl önce

    hiçliğe ümitlerin kesildiği tarafa karanlıklara sönük ışıklara bir ürperti hissettim yalnızlığın kol gezdiği çöl fırtınasının kumları serpiştirdiği sinsi güneş ışınları altındaki titrek zambaklar misali iliştirdim nasırlı ellerimi en ince noktasına aynanın vurdum mazinin tam orta yerine çorak toprağa gömülen geçmiş yıllara esintilere

    elinize sağlı 👍👍👍👍👍👍