Aynalı Mavi Bisiklet
Beni bu anlayışsız halin boğuyor
Ellerimden kayıp gidiyor dünya
Bi kenara tutunmadan
Akıyorum yalnızlığa
Ne sen anladın bu halimden
Ne bu ızdıraba salan annem
Kimseler sormadı ahvali
Vurdunuz yükü dağın üstüne
Adım adım yaklaşırken
Durmuyor içimdeki depremler
Kayıp şehrin fırtınası kopuyor içimde
Yıkılıyorum görmüyorlar
Ağıtlar yakılıyor şehrin sokaklarında
İsyan var beyin sapımda
Küçük kuyuya sığdıramıyorum dünyayı
Yaşamak !
İnsan gibi yaşamak!
Ölmeden bir gün önce
Bir gün çocuk olmak!
Kestaneler dökülürken toprağa
Aynalı mavi bisikletin kornasını çalmayı düşlemek.
Ölmeden bir gün önce
Ama O gün bu gün değil
İçimi saran o yalnızlığın fırtınasında
Delirmeden ölmek yok bana
Kayıp düşerken ellerinden yokluğa
Elifin çentiğine tutunamadım dünya
Merhaba Ufuk bey. En güzeli, her gün çocuk olabilmek olurdu.