Ayrış
sinirlerim yıpranmış ve kedimle kavgalıyız
aylardan niye kısasın diye hırpalanmış şubat
hep kendini 29 yapmaya çalışmış durmuş
sen hiç büyümeye çalışmayan on sekizsin
ben yaşlandıkça seni daha çok özlüyorum.
Kelimelerim sıradan ve kendimle de küsüm
savaşan kabileler beyaz bayraklarını unutmuşlar
haberlerde kıvanç duyulan adalet naraları
özgürlük bize de ışık veriyor diyen sunucular
bebekler artık umutsuz ve dünya güzel
miş sözüyle sen eşit.
kıkırdağı zedelenmiş duyularım hala dirençli
metin olmak gerek aşk karşısında
çünkü ölür, dirileceği kesin olduğu gibi
umuttur, büyük bir silgim olsa isteği gibi
silerdim evreni, çizdiğim resmin daha güzel.
Kitapların ve yalnızlığımın üstünü
örttüm tanıştığımız günden bu yana
özlem yalnız seni öğrenmek.
mektebinde çalışkan bir öğrenciyim
derslerinde hep beş bekleyen,
hep yıldız isteyen,
hep sen.
hep yıldız isteyen, hep sen.
tebriklerimle
👍👍👍