Baldıran Ağusu
içimde
parmak uçlarından
renk sarhoşu
bir âmâ ile
el ele yürüyor
müziğe meyilli bir ahraz
göğsü düşmekten yaralı
iki kanadı kırık bir kuş gibi
düşümde
aşk ve sen
tasavvur edemediğim
senli günlere
akşam vakitleri
imgesel oyunlar oynuyor
garp
gün değişken vakitleriyle
kızıl bir meşgale sunuyor ufka
ufuk yalnızlığını unutuyor avuntusunda
ben adına yıldız dedikleri
bir çentik atıyorum gökyüzüne
sonra bir vakit koynuma alıyorum gökyüzünü
koynumda başlıyor geceyi ağlatan
özlemdaş bir ritüel
sonra
yalnızlığa sebat eden gölgesiyle
kesif bir sessizlik doluyor evime
ve şuramda bir yumru
bir karşılayıp hiç uğurlamamaya
heyecanla kapı çalış
sensizlik
alnımda alazlanmış kupkuru bir yazgı
vaftiz suyuma
baldıran ağusu bu tin
ellerim bağlı üstelik
yıkanmışım
tam bir ömür
vakit dar
dem bu dem
bir merhaba de
ne çıkar
Yüreğinize kaleminize sağlık Hüseyin bey çok güzeldi.
Çığlık çığlığa koşan ömrün, salise salise sessizliğe gömülmesi.. ne demiş şair: sen içreyim, hem mabedimin hem mabeyinim/ sırrımın dağı yıkık, Hem külden yapımsın/ hem yerle yeksan viran evim... Çok beğendim Hüseyin bey.. Susmasın yürek sesiniz Kalbi selam ve duamla
Bu şahane şiirin şairine selam olsun. Gerçekten çok beğendim
Bir- bur olmuş kusura bakmayın;)
Bur merhaba de ne çıkar...sanırım böyle daha güzel şiirler çıkar. Tebrikler..sevgiler ve saygilar çokça