Başlığı Bile Olmayan Şiir
bu sabah aynada tatsız bir yüzle karşılaştım
dakikaları , saatleri, günleri, ayları ve yılları yutmuş kamburumla
omuzlarımda kim , kaç asır önce anonimleştirmişti bu yükü,,
ruh böyle tekinsizken şiir yazmamalı
başlık bile bulunmuyor..
--------------------------------------------------------------------------------
yorgunum
ve kendime uzak
küf gibi bir gün
şikayetçiyim bu histerik başlangıçtan
denizin çıkardığı sesi aldım göğsüme yapıştırdım
içimin çırpınışında arıyorum kendimi
ağırlığım canımı susatıyor
şehre uzanıp daha fazla his toplamamalı
yaşayacaksam kesmeliyim kamburu
gençliğimin kırları, papatya ister
deniz kenarları ıslık, takalar mor
sesimi çöle gömerken anladım
kaburgalarım yeşil saatlerden habersiz
sevişmeyi unutan bir orman kadar sessiz gök
rüzgâr gölgemi ısırdı
usuyla konuştu çocuk kadın
bölündü bulutun uykusu
bilinmez ki neydi ilk sorusu
sarışın küçük fundalıkları gece yakar, güneş üşütür
beyhûde bir yağmur düşmüş kirpiklerime
ey hissiyatım, dolunaya rağmen dudaklarım kurumamalı
işte bu, böyleyim işte ben, eski bir kara tren
son durağı kağıt üzerinde kendine hasret
yazamadığım her harf ölü bir yük gibi duruyor
muhacir ruhların kuşlara özenmesi gibi
gitmek isteyip, gidemeyenin kulaklarında kanat sesleri
sadece zaman değil geçmiş olan
uzaklardan gelmiş cümleler, perde aralığı
ağaç dallarında söylenmemiş şarkılar,
sesi soluğu kesilmiş bir yolculuk
eski defterlerde pişmanlığın harfleri ah eder durmadan
ah! genzimde bu ekşime
kalemimde anlatım bozukluğu da olmasa
korkmuyorum ey şehir inciten kalabalığından
tebrikler👍👍👍👍👍👍👍👍👍
şehirler belki de yalnızların ,
sessiz hıçkırıkların toplama kampı....
kaçıp kurtulmak imkansız bu başı boş gürültüden....
Kimsesiz hüzünlerin şiiriydi okuduğum...
tebrik ederim...