Belki Ölüyorduk Belki De
o iklimde başladı
dönerken şimale ay
vakti içen gri bir akşamın gölgesinde ve döverken göğsünü o sert esinti
kırçıllı hırkanın içine sakladım seni
avuçlarında morlukla
tırnakların kış rengi
üşüyorduk biz
o mendirekte henüz kırmızı lamba yanmadan
ve son vapur uğramadan bu körfezin ahşap iskelelerine, haramlaşmadan şehrin güneşi
içiyorduk üstelik üzüm kokularını soluyup
zeytin ağaçlarına okuyorduk vedanın son hutbesini
yürüyorduk günahkar gölgelerimize basıp ve ezip kaderi
ökçelerimizde saklanırken o mahur zaman
yürüyorduk aykırı kollara ellerimiz bir kez daha koparken, elimizi sıkıştırıp ceplerimize
aynı nakaratlarda batıyordu yüreğimizdeki sancı
pusulamız dönerken yalnızlığımıza
içimizde kayboluyorduk, derin mahzenin yitik adresinde ziyan zamansızlığımızda
belki ölüyorduk belki de basiretini bağlıyorduk yarının
kızıl bir matemin içinde
dualarımızı buruşturup atıyorduk, derince çöplüğe....
Geçmişten bir dolu yaşanmışlık beraberce yüreğe girenler ile. Kutlarım Tarık bey güzel şiir...👍
harika bir şiir 👍 tebrikler ediyorum saygıyla
Yüreğiniz var olsun Tarık hocam
Yüreğinize kaleminize sağlık
👍👍👍👍👍👍
aynı nakaratlarda batıyordu yüreğimizdeki sancı pusulamız dönerken yalnızlığımıza içimizde kayboluyorduk, derin mahzenin yitik adresinde ziyan zamansızlığımızda😙😙😙
Okunası Şiirlerin usta kalemine İzmir den kucaklar dolusu sevgiler ...kutlarım üstat..👍👍