Adem miydim Havva mı / Azazil miydim Lilith mi
Kimim, ben kim idim yahut kim oldum?
Aydınlığın beslediği karanlık mı?
Yoksa karanlığın kaçındığı aydınlık mıydım?
Denizlerin barındırdığı hüzün balıkları mı oldum?
Deniz yıldızlarının kopan her bir yarısı mı?
İnci miydim, incinen miydim?
Ben kim idim?
Riyâya aldanan gerçek mi
Yoksa gerçeğe giydirilmeye çalışılan âşikar mı?
Sırderya olmuş bir gizemin artakalan birikmişliktim.
Köşede duran karanlığın içindeki son ışık huzmesi!
Azaldıkça biriktiren idim,
Yıkımların molozlarını;
Sanı yahut sanrı olan sandığımda.
İncilerini merdiven inişinde düşüren idim,
Mazgalın en sığ kenarında,
En dipsiz doruğun zan noktasına.
Süslü kelimelerin içerisinde,
Acının tarif edilişinin ardındaki sessizlik idim.
Sızı deminin serzeniş tınısında.
Ben kim idim yahut kimden veyahut neyden idim?
Adem miydim Havva mı?
Azazil miydim Lilith mi?
Payelerden pay biçilen İblis miydim?
Nârın harcından yapılan Can mıydım?
Arzın batağından yapılan Beşer miydim?
Tanrının nurundan bürünen Tin miydim?
Belki de halefîden sefalete dönüşen Adem.
Vakti gelince de elleri dala uzanan Havva.
Belki de egemenliğe başkaldıran Lilith idim.
Yahut hırsa yenik düşmüş Azazil idi benliğim.
Sonrasında oluvermişti belki de kibrim İblis.
Kalbimde barınan ateş Can idi.
Tenimde barınan ise Beşerden artakalan kırıntı.
Aslolan ise serzenişimdeki nur idi Tinimde solan...