Beyaz Çığlık
yorgun çıplak ve durgun dalgalardan devrilen bakışlarınız
elasında haylaz
bir huzur bırakırdı içime
güneş saçardı
ışık ,
tutulduğum akımlarınızda sürrealist dokunuşlarınız
kirpikleriniz bandıkça menevişlerine pınarlarımın
çağlayanlarımdan fışkırır
bir masun olurdunuz
sarhoşluğumda bilseniz nasıl hastaydınız
sıcağıma tutulur
açık seçik şarkılardan sabahlarıma sızardınız
kollarımızda sırılsıklam
akşamlı şuh şakrak ebemkuşağı kaçamakları
renk çalardı
düş pırıltısından gözlerinizin
kıskanırdım
yere çalacak gibi olurdum ki tutup saçlarından
utanmadan tan gelirdi göbeğinde tanecikleriyle
salınarak geçerdi üzerimizden
budala halhallar
kokunuzda tütsülenir zavallı şuurum
lavanta ekerdi tuvalinize
işmarımı yolardım fırçanıza
heybetinizle dolaşırken öylesi
şımarırdı körfezler
yosunlanır köklerinize iyotlu polencikler sağardı
şakındı baharlar
yaz eteğini yatağınızda unutmuştu
mayıs arsızdı ya da biz hala körpeydik
boşaldık suyumuzda mevsime vurulduk
yirmi üç yaşında bir aralık sancısıydı
boşluklarımıza ayrılığı doğrayan
tüm bu yaşanılanlardan
tende harelenenlerden canım efendim
soluğunuz ininceye değin yıldızlarıma
size ,
beyaz çığlıklarımdan maviliklerinize salacağım
sonsuz bir sessizlik sakladım
yüreğinizi içtiğim yüreğimde
bir çift kanat sesinde çırpınıyor!
Gönlünüze ve kaleminize sağlık. Selamlar ve saygılar.
Dost uzun bir aradan sonra nihayet geldim yine müthiş muhteşem bir şiirinizle tanıştım çok yakışıyor şiir size sonsuz saygılarımla dost.