Beyaz Düşlerimden Sarkan Esmer Yalnızlığım
her gün
lanetli bir kapıdan geçer gibi
sığınıyorum yazılan romanlara
en iyi yapabildiğim şey düşünmek şu sıralar
onunda çok faydasını göremiyorum
kaygı doluyum
isyankar ruhum, dindar bedenimi yoldan çıkarırken
gideceğim tek yön
kalbinin en sapa köşesi
onu da tam göremiyorum zaten
ben arada böyle gel gitler yaşıyorum
nedeni
sanki çok basitmiş gibi geliyor etrafa
lakin
kolay değildir bunu yaşamak
susarsın
sanki suçlusundur
konuşursun, sanki yine sen suçlusundur
işte öyle bir şeydir çaresizlik
lime lime etseler de tüm etlerini
yine de
bir şey yokmuş gibi gülümseyebilmektir hayata
sevmek
tanımı zor
anlaşılması imkansızdan da öte bir kavramdır
her gün farklı yorumlanır bu durum
karşıdan karşıya geçerken tuttuğun el
bir anda bırakıp gittiğinde seni
alıp götürür c/esaret yüreğini
kalırsın yalnız
hem yapayalnız
yıldızlar kadar dileğin olsa ne fayda
hiçbiri kayıp gerçekleşmedikten sonra
ah benim bu kendim, ne kadar da içlendim
içim
düştü
düşlerime
kendimi soyut hissettim
sevemedim kendimi
seni sevdiğim gibi
zaten sevebilseydim düşünmezdim her anımda seni
olsun
bunun da elbet güzel bir aynı vardır
buzlu camdan bakıyorum
arada sırada
geçmişime
sonra bir çizik atıyorum
mavi gökyüzü
bana gülümsüyor
renksizleşiyorum
sarkıyor balkondan umutlarım
intihar eşiğinde sebepsizce geleceği dinliyorum
uzaktan yalnızlığın sesi hoş geliyor
inanıyorum
yaklaşıkça yanıma
ürküyorum/ üşüyorum
beyaz düşlerimden sarkıyor
esmer yalnızlığım
kendi tutsaklığıma güvenip
bekliyorum
bekledikçe
gönlünün gülistanında yanıyorum
gece gündüz
seni anıyorum/arıyorum...
23.12.13
"yıldızlar kadar dileğin olsa ne fayda hiçbiri kayıp gerçekleşmedikten sonra"
yukarıdan aşağıya satırlar sanki bir boyacının fırçasından çıkmış gibi
tebrikler efendim, selamlar