Bez Bebeğim Simsiyah...
her kaldırım taşını
bir sokak lambasına atıyorum
hayret..sönmüyorlar
konfeti gibi yağıyor üzerime
cam kırıkları
bir sazın namesi sanki sesleri
dönüp arkama bakıyorum
yurtsuzluğun yurdunda
halime acıyor aç köpekler
ben de onlara acıyorum
anlaşıyoruz
bekçi rüzgarlar da gülüp geçiyor
görmüyorlar mı yoksa beni
şehre is yağıyor simsiyah
evlerin camları açık
perdeleri çekili
sıcak şiirler okuyor adam
ana dilinde
-kadınım- diye başlayan
kıskanıyorum
genzime doluyor bacaların dumanı
üşüdüğü için sobanın
üstüne koyduğum
bez bebeğim geliyor aklıma
yediğim azara mı
yanan bebeğime mi ağlamıştım
hatırlamıyorum..gülümsüyorum
is yağıyor şehre simsiyah
bulutlardan şekiller çiziyorum
sen oluyorsun