Bilir misin
Ve
Sen yoksan şehir
Zehirli kubbelerde
Kurnalardan içilir sessizlik
Tanrıya uzatırsın elini
Yıldızlar uzaklaşır
Haram niyazlar edersin
Yosun renkli seccadelerde
Savrulup gitmek ne
Adımlarını bırakıp kara dipli dehlizlere
İçimden düşürüp seni
Bilir misin?
Yoklaşmayı yokluğuna.
Ya çoğalmayı?
Zühre ile kayıp sokağına
Duaları bilir misin şehrinin mezar taşlarına
Erenler aşkına
Tırnaklarımda yaktığım kandilleri bırakıp başuçlarına.
Haykırırsın
Ümüğünde umutsuzluk;
Ey Şems
Yamacında ki avuçları yolla bana
Mesnevi de heceleşen tüm aşklar adına
Vallahi türbende aklaştıracağım sakalımı
Sen çileleri çekeceğim bende
Dizlerim çürüyecek secdelerinde
Öf
Demeyeceğim ki...
Ey Şems Yamacında ki avuçları yolla bana Mesnevi de heceleşen tüm aşklar adına
Vallahi türbende aklaştıracağım sakalımı Sen çileleri çekeceğim bende Dizlerim çürüyecek secdelerinde
👍👍
Ey Şems Yamacında ki avuçları yolla bana Mesnevi de heceleşen tüm aşklar adına
Vallahi türbende aklaştıracağım sakalımı Sen çileleri çekeceğim bende Dizlerim çürüyecek secdelerinde Felsefesi tasavvuf olan şiir.Bu şiirleri anlamak ve yazmak oldukça zor.Bu şirler iç içe geçmiş kapılar gibidir.Açıldıkça yeni kapı açılır.Kapılar sonsuza gider.Elleriniz dert görmesin .Sevgiler.😙😙😙😙😙😙