Biliyorum
biliyorum, bu gün de bir şey olmayacak...
güneş yine doğacak tundraların üstüne
tundralardan bir kuş kanat çırpacak yavruları için
bir şahinin pençesi ile yırtılacak yüreği
yuvasında yavruları ölecek açlıktan,
bir ceylanın gözlerinin önünde
yavrusunu çalacak sırtlanlar,
iki damla göz yaşı inecek yanaklarından
şiirler yazılıp türküler söylenecek ceylan gözlüm diye,
oysa ceylan bin pişman olacak ceylan yaratıldığından.
bir yerler yanıp kavrulacak kuraklıktan
bir yerlerde canlar boğulacak yağmurdan, selden borandan.
biliyorum met-cezirler yaşanacak
dünyanın bir taraflarında.
deniz yıldızları kumsallarda kalacak,
birileri kurutulmuş deniz yıldızlarından silikon süsler yapacak
onların bir zamanlar yaşadığını umursamadan.
dereler şırıldayacak bir yandan,
ağaçlar kesilecek diğer yandan
gün dönecek, gün kısalacak, uzayacak
mevsimler yaşanacak hatıraları şarkılarda kalacak
biliyorum bombalar patlayacak hiç umulmadık yerlerde,
yaşlı, genç, çocuk, kadın-erkek
bedenlerden parçalar kopacak bir bir
ve düşecekler bedenle birlikte yerlere
genizleri kan ve barut kokusu yakacak,
bir süre sonra;
düşen bedenlerin yaşama heyecanlar anımsanmayacak.
birileri susacak, birileri konuşacak,
ancak birileri de kan ağlayacak...
bir ana/baba çocuğunun kapısını açamayacak
bir eş boş yastığı kucaklayacak...
biliyorum kalanlara hayat yeniden başlayacak...
biliyorum bir yerlerde yeni tuzaklar için birileri hazırlanacak,
birileri yine para-dolar, kan-petrol pazarlığı yapacak,
kimisi Allah, kimisi ideoloji haykıracak,
bi çare hayatlar kader gibi bu şerefsizlerin hedefi olacak
biliyorum, bu gün de bir şey olmayacak...