Bin Dokuz Yüz On Dokuz
_yıllar geçti be kam
epey eskidi artık özlemek
ölü ağırlığında yine çöktü üstümüze hayat
namertçe hizaya dizildi tüm melanet ufuk hattında
kalbimizde sızı oldu bu çığlık her bir ağızda
rehin aldı zamanı
benden bir karış daha fazla aldatan
hayat sandık birbirimizi ölüm kokan kör gecede
gölge gölge üstüne düştü
her biri sessizce
her bir gidiş
her bir ana yüreğine oyulan bir oyuk derince
_bir kez daha göreme
aklıma uysam aklım uymuyor ki kimseye
ölüm bir bir patlıyor içimizde
birdenbire acı bir sessizlik vurur karaçalıya
bir rüzgârla başlar her bir yalnızlık
beklenen son çağrıdır boşluğa yuvarlanan bu ıslık
umarsız kalplerde kol gezen cenabet bir çığlık
zamanı yontarak yol alır pusulasız
kendi içine kanayan kayboluş ve kutsanmış ıssızlık
aynada hohlanmış bir ıslak imza gibi
gizlenir gibi yaşıyorduk
ay'ın yanık ağzından korkup cehennem gibi nefeslerle
_ağlarken bulunduk
göğü üstüne çeken adam gelene kadar
...
Zamanı esir alan
Hüzünler birikiyor
Kutlarım. 👍
Güzel bir imla kuralı ile yazılmış bir şiiri okumak keyif verici elbet
Teşekkürler şair
İçtenlikle kutluyorum👑