Bir Acaip Hal
sevmek,
ansızın
bir pazar günü...
sevmek,
hayat tatile girdiğinde...
sevmek,
vazgeçmek özgürlüğünden
kafiyesiz mısralarından
ve belli belirsiz
söz kalabalıklarından
sevmek,
hür iradenle esir olmak
bir pazar günü...
bir gün
bir tek gün önce
hafta ve işbaşından...
sevmek,
bazen doğmak
bazen ölmek bin defa...
bolca aldanıp
arasıra aldatmak...
ve medet ummak
sallanan salıdan...
sevmek,
hür iradenle sürgün olmak
bir pazar günü...
bir gün,
sade bir gün sonra
iş ve hafta sonundan...
sevmek,
sadık kalmak ütopyaya
hayal ve idealara
bağlanmak hikâyet-i leyl-i mecnuna...
ve kaçmak çehar-ı şenbeden...
sevmek,
hür iradenle girmek mahpuslara...
vurmak sazın teline
koparırcasına...
sevmek,
bir pazar günü
azıcık sonra mübarek cumadan...
ve sevmek,
son defa
sevmek
ne idüğü belirsiz bir hâl
yarı şen yarı hüzünlü
ölmek gibi, sabaha karşı
bir cuma günü...
tatlı bir tebessümle...
30/04/2008
eti kemik geçe...
dua gibi geldi bana bu yorum :) ondan kelli... önce amin sonra inşallah :) ve tekrar teşekkürler... :)
anlaşıldı çok okutacak bu kalem...
ne güzeldi furkan, su gibi. tebriklerimi bıraktım.
saygıyla...
teşekkür ederim hocam :) ilk defa birine özel şiir yazmıştım... şahıs özel olunca tarif de güzel olmak zorunda kaldı... kısacası marifet yazanda değil yazdıranda :)
Ne güzel tanımlamısın sevmeyi. Burada sessiz sedasız yazıyorsun güzel bir kalemin hayatı şiire soktuğu sen, gözümden kaçan bir yıldız gibiiydin. Haydi nicelerine genç şair. Tebrikler.
valla sadece pazar günlerine has olsa
ben razıyım sevmeye:)
aşk bile bile tutsklık demişler
şiirinizde onu anımsattı bana
tebrikler